19 yaşındaki Veli Eren'den 16 gündür haber yok
İzmir'in Karşıyaka ilçesinden arkadaşlarıyla buluşup eğlenmek için gittiği Çeşme ilçesi Alaçatı Mahallesi'nde kaybolan Veli Eren Atay'dan (19) 16 gündür haber yok. Polisin Veli Eren'i arama çalışmaları sürerken, oğlunun hayatından endişe ettiğini söyleyen Mehmet Atay, "Ailecek perişanız. Bir an önce oğlumun bulunmasını ve yanımıza dönmesini istiyoruz" dedi.
Marangoz Mehmet Atay ile internet üzerinden kıyafet satan Ebru Atay (45) çiftinin iki erkek çocuğundan büyüğü olan ve bir diş polikliniğinde çalışan Veli Eren Atay, 15 Temmuz'da bir grup arkadaşıyla buluşmak için öğle saatlerinde Karşıyaka'daki evinden çıkıp, Çeşme'ye gitti.
Atay, aynı günün akşamı arkadaşlarıyla Alaçatı'daki bir eğlence kulübüne geçti. Görgü tanıkları ve kamera kayıtlarına göre, saat 02.30 sıralarında Atay'ın birlikte eğlenmeye geldiği 2'si kız, 4 arkadaşı mekandan ayrıldı. Veli Eren Atay ise mekandan saat 04.00 sıralarında çıktı. Atay, en son 16 Temmuz'da saat 19.00 sıralarında bir minibüs şoförü tarafından yanında bir kişiyle Alaçatı ilçe merkezine yürürken görüldü. En son annesi ile 16 Temmuz saat 01.30'da telefon görüşmesi gerçekleştiren Veli Eren Atay'ın, kendisini merak etmemelerini, Çeşme'de çok eğlendiklerini söylediği öğrenildi. Ancak Atay'dan bir daha haber alınamadı. Oğullarının hayatından endişe eden Mehmet- Ebru Atay çifti, polis merkezine gidip, kayıp başvurusunda bulundu.
Polisin arama çalışması başlattığı Veli Eren Atay'dan aradan geçen 16 güne rağmen haber alınamadı. Oğlunun hayatından endişe ettiklerini belirten Mehmet Atay, "Emniyet seferber oldu. Canla başla çalışıyorlar. Ancak aradan kaç gün geçti, hala bir haber yok. Ailecek perişanız. Bir an önce oğlumun bulunmasını ve yanımıza dönmesini istiyoruz" dedi.
VELİ EREN İLE KONUŞAN KİŞİ 155'İ ARAMIŞ
Baba Mehmet Atay daha önce de şunları anlatmıştı:
"Oğlum arkadaşlarıyla gittiği eğlence mekanından 04.00'te arkadaşlarından sonra ayrılıp, 2-3 kilometre mesafedeki Delikli Koy'a gidiyor. Orada Çeşme'ye beraber gittiği arkadaşları değil de başka arkadaşlarıyla karşılaşıyor. Oğluma, 'Ne yapıyorsun' diye sormuşlar. Telefonunu kaybettiğini ve onu aradığını söylemiş. Arkadaşları da aramasına yardım etmiş. Ancak, onlar da ilerleyen saatlerde, 'Eve dönmemiz gerekiyor' diyerek, yanından ayrılmışlar. Oğulum telefonunu aramaya devam etmiş. Saat 08.00 gibi oğlum burada uyuyakalmış. Biri görüp, 'Burası güneş, gölge bir yere geç' diye uyarmış. Bunun üzerine kalkıp, halk plajının bulunduğu alana geçmiş. Plajdaki bir abimizden su istemiş. Bu kişi su vermiş, biraz da yanındaki cipsten ikram etmiş. Oğlum cipsin yanında asitli meşrubatları çok sever. 'Meşrubat yok mu' diye sormuş. Olmadığını öğrenince teşekkür edip ayrılmış. Oğlumun ayrılmasından hemen sonra o kişi durumunun iyi olmadığını düşünerek 155'i aramış. Sarhoş olabilir diye düşünüyorum. Bu kişi polisi ararken oğlum oradan uzaklaşmış. Saat 19.00 gibi Alaçatı'da görev yapan bir minibüs şoförü oğlumu görüyor. En son gören de bu minibüs şoförü. Oğlumun yanında bir kişi daha varmış. Belki binerler diye yanlarında durmuş. Ancak binmemişler."
YORUMLAR