Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve Akşener'in ifadelerini eleştirdi
Rusya dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçmenleri suçlayan ifadelerine tepki gösterdi. Erdoğan ayrıca Meral Akşener'in yerel seçimle ilgili ifadelerini ise 'pazarlıkta el yükseltme' olarak yorumladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile görüşmek üzere Rusya'nın Soçi kentine gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın takip ettiği zirvenin ardından bugün yurda döndü.
Erdoğan uçakta, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Dış politikaya ilişkin önemli mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Kitleler Sayın Erdoğan'a oy veriyorsa o kitlenin sorgulanması gerek. Toplumsal sorunumuz vardır." ifadeleri soruldu.
"11, 12 yenilgi alıyorsun ve yenilgiden sonra hala faturayı millete kesiyorsun"
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarını anlamanın mümkün olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu sorunun muhatabı aslında Kılıçdaroğlu’nun kendisidir. Bu açıklamaları anlamak mümkün değil. Burada gerçekten akli bir sıkıntı var. Sen kalkıyorsun 11, 12 yenilgi alıyorsun ve yenilgiden sonra hala faturayı millete kesiyorsun." dedi. Kılıçdaroğlu'nun kaç tane masa kurarsa kursun bir şey değişmeyeceğini de belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Lideri'nin amacının koltuğunu korumak üzerine kurulu olduğunu söyledi.
"Sen kaç tane masa kurarsan kur, senden bir şey olmaz"
"Sen hala o koltuğa tutunmaya çalışıyorsun." diyen Erdoğan, konuyla ilgili ifadelerini şöyle sürdürdü:
"Parlamentoda ne yazıyor? ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyor. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre millet seni istemiyor, sana "git" diyor. "Sen bu işten anlamazsın" diyor. Ama sen hala kalkıyorsun. "Altılı masa" diyorsun, "Gerekirse on altılı masa" diyorsun. Sen kaç tane masa kurarsan kur, senden bir şey olmaz. Sen işi bitirmişsin. Şu anda sandalyeyi nasıl korurum ona bakıyorsun. Senin belediye başkanın geliyor, otobüsün üzerinden sana bir tane koltuk hediye ediyor, atıyor onu aşağıya. Sen hala o koltuğa tutunmaya çalışıyorsun. Bir defa demokrasi mücadelesini ve demokrasiyi de anlamış değil."
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye oy veren vatandaşları incittiğini sözlerine ekledi.
"Başarısızlık karşısında vatandaşı sorumlu tutan bir genel başkanları var"
"Daha partisinde demokrasiyi işletmeyen bir şahsın, millet iradesine saygı duymasını beklememek lazım." ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları söyledi:
"Terör örgütlerine tek bir söz söylemeyen, kendisine oy isteyen teröristlerden rahatsızlık duymayan Kılıçdaroğlu, herkesten de kendisi gibi terörist sevici olmasını bekliyor. Kılıçdaroğlu’ndan seçim başarısı bekleyen vatandaşlarım da bunun artık bir hayal olduğunu anlamışlardır. Çünkü başarısızlık karşısında tavrı sorgulanması gerekenin siyasiler değil, vatandaş olduğuna inanan bir genel başkanları var. Genel başkan sıfatıyla girdiği her seçim hezimetine farklı bahaneler bulan, kendinden başka herkesi suçlu ilan eden Kılıçdaroğlu, bu açıklamalarıyla siyaseti bilmediğini bir kez daha kanıtladı. Ancak millet iradesine saygı duymayan, demokrasiyi içselleştirmemiş, varlığını vesayet odaklarına endekslemiş bir muhalefeti de ne ülkemiz ne de vatandaşlarımız hak etmiyor. Değişimden söz edenler öncelikle millete tepeden bakan tavırlarını terk etmeli ve milletin beklediği asıl değişimi gerçekleştirmelidir."
"Pazarlıkta el yükseltme gayretinden başka bir şey değil"
Erdoğan daha sonra, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 'Yerel seçimlere her parti tek başına girsin' çağrısını değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akşener'in bu çağrısını yerel seçimlerle ilgili 'el yükseltme' olarak yorumladı. Erdoğan, "Hanımefendinin bu yaklaşımı pazarlıkta el yükseltme gayretinden başka bir şey değil." ifadelerini kullandı.
"Hangi kavgaların çıkacağını yenilgilerinin sonunda öğreniriz"
Akşener'in tutarsız bir siyaset yaptığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
"Yerel seçimlere dair Cumhur İttifakı olarak istişarelerle yol alıyoruz. Anladığım kadarıyla onların bir istişare zemini bile yok. Biri iş birliğinden diğeri ayrılıktan söz ediyor. Hanımefendinin bu yaklaşımı pazarlıkta el yükseltme gayretinden başka bir şey değil. Geride bıraktığımız seçimde masaya bir oturan bir kalkan siyaset anlayışından ne kadar tutarsız siyaset yaptıklarını gördük. Seçim yaklaştıkça aynı manzaraları göreceğimizden milletimizin şüphesi olmamalı. Kimlere ne sözler verildi, kiminle hangi pazarlıklar yapıldı bunların bir kısmı ortaya saçıldı, bir kısmı da ilerleyen günlerde ortaya dökülecektir. Yerel seçimde de kimlere neler verileceğini, hangi kavgaların çıkacağını yenilgilerinin sonunda öğreniriz."