ESİAD Başkanı Zorlu: Dünyada Yeni büyüme stratejisi döngüsel ekonomi

ESİAD Yeşil Mutabakat İyi Uygulamalar Serisi'ne devam ediyor. İkincisi gerçekleştirilen çevrimiçi toplantıyaYeşil Mutabakata Uyum – Atık Yönetimi ve Döngüsel Ekonomi sunumuyla Prof. Dr. Nuri Azbar konuk oldu.

Toplantının moderatörlüğünü ise ESİAD Sürdürülebilirlik, Çevre ve Sosyal Politikalar Yuvarlak Masası Başkanı, ESİAD Yönetim Kurulu Üyesi Süleyman Hançerli yaptı.
 
Toplantının açılışında bir konuşma yapan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, ESİAD Yeşil Mutabakat İyi Uygulamalar Serisi’nin ikincisinde bir araya geldiklerini belirterek, “Dünyamızdaki kaynakların hızla tükendiği, iklim değişikliğinin sürdüğü bir dönemden geçiyoruz. Bu dönemde ülkelere ve bireylere önemli sorumluluklar düşüyor. ESİAD olarak bu konuda farkındalığı arttırmak için çalışıyoruz” dedi.



AB Yeşil Mutabakatı ile beraber Türkiye’nin de Yeşil Mutabakat Eylem Planı hazırlamış olmasının önemli olduğunu vurgulayan ESİAD Başkanı Zorlu, “AB’nin yeni ekonomik büyüme stratejisi kapsamında kabul edilen döngüsel ekonomi ön plana çıkıyor. Artık tüm dünyada giderek atığın geri dönüştürülerek yeniden değerlendirildiği, atık miktarının asgari seviyede tutulduğu bir ekonomi sistemi geçerlidir. Sanayide, tarımda, gıdada, atık ve artık yönetimi son derece önemli. Bu noktada konuk konuşmacılarımız atık yönetimi konusundaki tecrübelerini bizlerle paylaşacaklar, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu.
 
Azbar: “Gezegende yaşamı korumakla mükellefiz”
Yeşil Mutabakata Uyum – Atık Yönetimi ve Döngüsel Ekonomi sunumuyla Prof. Dr. Nuri Azbar ise döngüsel ekonominin geçmişten günümüze seyri ve atık yönetiminin kapsamı hakkında teorik ve pratik bilgileri katılımcılarla paylaştı. Çevre ile ilgili uyarıların 40 yıldır yapıldığını hatırlatan Prof. Azbar, “Maalesef iklim değişikliği kriz olarak tanımlanmaya başlandığı zaman bu hamleler gelmeye başladı. Elimizdeki tek bir gezegen var ve burada yaşamı devam ettirmekle mükellefiz” dedi.
 
Bu konuda birçok saç ayağı bulunduğunu ifade eden Prof. Azbar, “Özellikle temiz ve uygun fiyatlı, güvenli enerji arayışı da önemli bir ayak. Fosil bazlı enerji kaynaklarından uzaklaşmış bir sanayi ihtiyacı olduğu aşikar. Sıfır karbonlu hidrojen toplumuna geçiş hepimiz için önemli bir süreç” dedi.
 
Düzyatan:“Çok yönlü projeler yürütüyoruz”
 
DYO Boya’dan Özlem Düzyatan ise DYO Boya olarak yürüttükleri atık yönetimi ve sürdürülebilirlik çözümlerini anlattı. Kuruluştan bu yana üretim süreçlerini de paylaşan Düzyatan, DYO BOYA’nın günümüzdeki üretim yapıları hakkında da bilgilendirmeler yaptı. Yaşar Holding olarak ‘Daha İyi Bir Yaşam İçin Değer Yaratma’ sloganı ile daha kapsamlı bir çalışma içinde olduklarını ifade eden Düzyatan, “Kaynakların sürdürülebilirliği anlamında atık yönetimini düzenliyoruz. Atık miktarının düşürülmesi odaklı faaliyetler içindeyiz. Ürünlerimizin yaşam döngüsünü hesaplıyoruz, bu anlamda karbon ayakizimizi ölçüyoruz. Sağlığa ve doğaya uyumlu ambalaj çalışmaları içindeyiz” dedi.
 
Ergüven: “2050 yılında karbon 0 hedefimiz”
 
Çimsa’dan Neslihan Ergüven ise Çimsa olarak üretim yapıları ve sürdürülebilirlik anlamında yaptıkları faaliyetleri paylaştı. 2010 yılından beri sürdürülebilirlik raporu hazırladıklarını söyleyen Ergüven, “Çimento sektöründe 2050 yılında net 0 emisyon hedefimizi ilan ettik. Çevresel mükemmellik çok önemli, bütünsel anlamda yaklaşmak gerekiyor. Tüm bu konuları kapsayarak enerji optimizasyonunu da yapmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
 
Ürkmez: “Düşük karbon teknolojilerine yatırım yapıyoruz”
 
Borçelik hakkında bilgi vererek sunumuna başlayan Borçelik’ten Serkan Ürkmez ise, çelik üreticisi olarak yürüttükleri sürdürülebilirlik ve atık yönetimi projelerini paylaştı. Ürkmez, “Düşük karbon teknolojilerine yatırım ve karbonsuzlaşma hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz” diye konuştu.
 
Öztürk: “10X20X30 Projesi’ne katıldık, hedef 2030”
 
Migros’tan Merve Öztürk ise sunumuna Migros’un yapısı hakkında bilgi vererek başladı. 10x20x30 projesi ile Gıda Atık ve Kayıplarının 2030 yılında yüzde 50 azaltılması hedeflerinin olduğunu anlatan Öztürk, “Geçen sene BM Çevre Programı raporuna göre 911 milyon ton global israf söz konusu. Bu inanılmaz bir rakam. Türkiye’de kişi başı 93 kg israf mevcut” dedi.
 
Global bir proje olan 10X20X30’a Türkiye’den katılan ilk Türk perakendeci olduklarını söyleyen Öztürk, “10 global anlamda bu projeye katılan perakendeci üretici sayısını, 20 tedarikçileri, 30 ise 2030 yılını sembolize ediyor. Migros olarak 26 tedarikçimiz ile beraber 2030 yılına kadar yüzde 50 atık azaltımını sağlayacağız” diye konuştu.