Fakir ama mutlu insanların ülkesi: Tanzanya
O çoğumuzun gitmeye korktuğu, yemeklerini yemeye çekindiği ülkelere gitti. Orada olmayı aklımızdan bile geçirmediğimiz köylerde, kah aslanların-sırtların arasında, vahşi doğada; kah muhteşem otellerde kaldı. Yerli halkla içi içe oldu, ekmeklerini paylaştı, evlerinde geceledi. Ve sizler için yazdı. Bizim Gezgin Ercan Çölmekçi'nin ilk yazısı Tanzanya ve Zanzibar...
BAŞLARKEN
Hayatın her anını ciddiye alırsanız içinden çıkamazsınız.
Bazen boş verin gitsin. Fazla da ciddiye almayın. Meşru zaman, doğru zeminde yaşayın.
Gezin, yeni yüzlerle, iyi insanlarla tanışın. Yeni coğrafyalar, kültürler keşfedin. Yeni tatlarla , yemeklerle tanışın.
Farklı iklimlerde ısının, üşüyün. Değişiklik iyidir. İnsana yaşama sevinci verir. Ama ne olursa olsun sevin, sevilin, gerisini de boşverin. Hayat sizin doğru yaşadığınız kadar güzeldir.
Agustine’nin dediği gibi, "Hayat bir kitaptır ve gezip görmeyenler hep aynı sayfayı okur.”
Hep aynı şeyleri okumamak , sıradanlaşmamak , hayattan sıkılmamak için yeni şeyler yapmalı, öğrenmeliyiz. Hayat o zaman daha değerli olacaktır.
Gezmeyi, görmeyi seven, farklı kültürleri keşfeden biri olarak, Manşet Türkiye sahibi, ağabeyim Hasan Çölmekçi’den ‘neden paylaşmıyorsun’ sorusu gelince önce çekindim. Sonra neden olmasın dedim. Kısa bilgilerle gittiğim yerleri size aktarmak için ilk adımı attım.
Hayatınızın her anı güzel geçsin dileklerimle..
YAZI DİZİSİ (1)
TANZANYA… ZANZİBAR
Öncelikle Tanzanya hakkında biraz bilgi vereyim. Resmî adıyla Tanzanya Birleşik Cumhuriyeti, Doğu Afrika'da bir ülkedir.
Afrika Büyük Gölleri bölgesinde yer alır. Ülke kuzeybatıda Kenya; kuzeyde Uganda; batıda Ruanda, Burundi ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti; güneybatıda Zambiya; güneyde ise Malavi ve Mozambik ile komşu olan Tanzanya topraklarında yapılan kazılar sonucunda, bilinen en eski insan yerleşmeleri açığa çıkarıldı.
Özellikle "İnsanlığın Beşiği" olarak bilinen Olduvai Boğazı'nda yapılan araştırmalarda ilk insan fosillerine erişildi. Buluntular arasında iki milyon yıldan fazla geçmişe sahip olan Zinyantropus fosilleri ve 3,6 milyon yıl ile bilinen en eski insan ayak izleri olan Laetoli ayak izleri yer almaktadır.
Tanzanya bir dönem Arap egemenliğinde kaldıktan sonra Alman sömürgesi durumuna geldi. 1880'lerden 1919 yılına kadar Almanya'nın boyunduruğu altında kalan Tanzanya, Milletler Cemiyeti'nin kurulmasıyla beraber İngiliz boyunduruğuna geçti. Ancak kuzeybatı bölgesindeki, bugün Ruanda ve Burundi olarak bilinen bazı küçük ülke toprakları Belçika'ya verildi.
1961 yılında ise, Kenya'da olduğundan farklı olarak bölge daha barışçıl bir şekilde bağımsızlığını elde etti. 1954 yılında Julius Nyerere, Tanganika Afrika Ulusal Birliği'ni (TANU) kurdu. TANU'nun asıl amacı, Tanganika'nın bağımsızlığı için savaşmaktı. Yeni üye alımlarından sonra TANU, bölgedeki en güçlü kurumlardan biri oldu. 1961 yılında elde edilen bağımsızlığın ardından, Nyerere'nin ilk devlet başkanlığı görevi başladı. Ancak Nyerere'nin ilk başkanlık süreci Afrika sosyalizmi dönemine geçişle ve Arusha Bildirgesi ile sona erdi.
Başkent Darusselam
Komşu Zengibar da 1963 yılında, üzerindeki Arap boyunduruğunu atarak Zengibar Devrimi'ne imza attı. 26 Nisan 1964 yılında ise Zengibar ile Tanganika birleştirilerek, bugünkü Tanzanya adını aldı.
Çok merak ettiğim bu toplumu ve coğrafyayı özellikle de dillere desan Zanzibar adasını görmeyi çok istiyordum.
Nihayet gidebildim.
Yaklaşık 10 gün o kültürü yakınen tanıma fırsatı buldum. Yerlilerle aynı sofrayı paylaştım, aynı çadırda kaldım.
Çocukları, gençleri ile oyunlar oynadım. Unutamayacağım o anları ölümsüzleştirdim.
İranlı göçmenler tarafından kurulmuş olan Zanzibar, 14. - 17. yüzyılın sonuna kadar Portekiz sömürgesiymiş. Daha sonra Umman Sultanlığı’nın hakimiyetine giren ada 1840 yılında sultanlığın başkenti olmuş. 1861’de Umman’dan ayrılan Zanzibar, kendi başına bir sultanlık hâline gelmiş. Daha sonra İngilizlerin hakimiyetine giren adanın yöneticileri Birleşik Krallık’tan atanmış. Bu uzun sömürge yıllarının ardından, Zanzibar 1963'te bağımsızlığını kazanmış fakat 1964'te özerk bölge olarak Tanzanya’ya bağlanmış.
PEKİ ADAYA GİDENLER NELER YAPMALI
Zanzibar oldukça küçük bir ada. 4-5 günlük bir tatile pek çok aktivite sığdırabilirsiniz. Bütün adayı kendi aracınızla bir seferde turlamak isteseniz, bunu 6-7 saatte yapmanız mümkün.
Zanzibar'a indiğimiz sabah, adanın merkezi olan Stone Town’a gittik. Stone Town’da deniz kenarında pek çok salaş cafe / restoran bulabilirsiniz. Biri diğerinden daha iyi veya daha kötü değil.
Sokakta yiyecek satan pek çok insan var ve bu yiyeceklerden dolayı zehirlenme ihtimaliniz çok düşük. Sokakta yemeyi sevenlerdenseniz, Afrika’da bunu yapabileceğiniz güvenli yerlerden biri Zanzibar. Şehirde kurulan pazarda tüm taze sebze-meyveleri, baharatları ve hatta giyecek malzemelerini de bulabilirsiniz.
Ada turunda Nungwi ve Matemwe köyleri görülmeye değer. Bembeyaz kumların ışıltısı yüzünden sahilde gözlüksüz gezmeniz imkansız. Mütevazı bungalovların ortalama fiyatı 50 dolar civarı.
Matemwe, adanın ünlü dalış noktası. Sertifikalı profesyonel dalış okulları var. Su altı dünyası gerçekten büyüleyiciydi.
Ardından Jozani Chwaka Bay Millî Parkı’na da gittim. Ormanda rehber eşliğinde bir tur yaptık ve maymunların yaşadığı ve mangrovların bulunduğu yerleri gezdik. Safari turuna da katıldım. Zürafalarla, aslanlarla göz göze geldim.
Ama asıl önemlisi yerlilerdi. Hala ilkel şartlarda yaşıyorlar. Kamıştan çadırlarda, üzeri toprakla sıvalı evlerde konakladım. Sofralarına oturup deniz ürünleriyle kızartılmış patates yedim.
Zanzibar Afrika ve Arap kültürünün karışımı. Adada camiler ve kiliseler görmek mümkün. Müslüman Zanzibarlı erkeklerin, uzun beyaz kıyafetleri ve “kuma” isimli şapkaları var. Kadınlar ise daha renkli giyiniyor. Yardımsever ve güler yüzlü bir toplum.
Zanzibar oldukça fakir ve gelişmemiş bir ülke. Tatil boyunca yaptığımız uzun araba yolculuklarında içinden geçtiğimiz köyler ve kasabalarda gördüklerimiz gerçekten üzücü.
Tavsiye üzerine bir bavulumu okul öncesi çocukların oynayabileceği oyuncaklar ve gofretler ile doldurup götürdüm, mutlulukları bani çok duygulandırdı.
Her gezi bende bir iz bırakır. Zanzibar bende koskocaman bir sevgi bıraktı. Bir daha ki gezimiz Ürdün olacak. Şimdilik hoşça kalın.