KOAH hastalarında ağır korona virüs hastalığı riski 5 kat artıyor
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) hastalarının ağır korona virüs (Covid-19) riskinin 5 kat fazla olduğunu kaydeden Kırıkkale İl Sağlık Müdürü Dr. Murat Ağırtaş, çevresel tütün dumanına maruz kalmanın da hastalığın gelişimine katkıda bulunduğunu aktardı
Çin'de ortaya çıkarak tüm dünyaya yayılan ve son yılların en büyük salgını haline gelen korona virüs riski sürüyor. Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının bildirilmesi ile beraber ülkede de pandemi sürecine girilmişti. Bu süreçten kronik hastaların ve onlara bakım veren sağlık merkezlerinin de etkilendiğini kaydeden İl Sağlık Müdürü Ağırtaş, kişisel koruyucu önlemler alınmasının etkisine değindi.
Ağır Covid-19 hastalığı riskinin KOAH hastalarında 5 kat arttığı bildirilmiştir
KOAH'ın tedavi edilebilir bir akciğer hastalığı olduğunu bildiren ve doğru tanının önemli olduğunu kaydeden Ağırtaş, Bu süreçten hayatın tüm alanlarında olduğu gibi kronik hastalığı olan hastalar ve onlara bakım veren sağlık merkezleri de etkilenmiştir. KOAH hastalarında Covid-19 daha sık görülmemekle beraber ağır Covid-19 hastalığı riskinin KOAH hastalarında 5 kat arttığı bildirilmiştir. KOAH hastaları da toplumun tüm bireyleri gibi Covid-19'a karşı standart kişisel koruyucu önlemleri almalıdır. KOAH hastalarında temel hedef; hastalığın mevcut idame tedavisinde değişiklik yapmadan, pandemi öncesinde kullanılan KOAH ilaçlarına aynı şekilde kullanmaya devam ederek, stabil halde tutabilmektir. Oksijen ve ev solunum cihazı tedavilerine de aynı şekilde devam edilmelidir. KOAH atak ile ilişkili yakınmalar, Covid-19 enfeksiyonunda da görülebilir ve bu nedenle doğru tanı gereklidir. Yapılan çalışmalarda, pandemi nedeniyle yüz yüze klinik ziyaretlerin azaldığı tespit edilmiş, aynı şekilde pulmoner rehabilitasyon programlarının kesintiye uğradığı gözlenmiştir. KOAH hastaları alevlenme dönemlerini evde geçirmeyi tercih etmişlerdir. Bu süreçler için tele sağlık 'uzaktan ya da online' sağlık uygulamaları geliştirilerek KOAH hastaları desteklenmektedir dedi.
Çevresel tütün dumanı maruziyeti KOAH gelişimine katkıda bulunmaktadır
KOAH'ın gelişiminin en yaygın görülen risk faktörünün tütün ürünlerine maruz kalmak olduğunu vurgulayan Ağırtaş, Çevresel tütün dumanı maruziyeti de KOAH gelişimine katkıda bulunmaktadır. Akciğer gelişiminde yetersizlik ile ilişkili hasta faktörleri (düşük doğum ağırlığı, çocuklukta sık geçirilen solunum yolu infeksiyonları), başta biyomasa (odun, tezek, benzeri yakıt) bağlı ortaya çıkan iç ortam ve dış ortam hava kirliliği, tozlu, dumanlı işyerlerinde çalışma diğer risk faktörleridir. KOAH'da en sık görülen yakınmalar nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarmadır. KOAH'ın tanısı, basit ve ağrısız bir test olan 'nefes ölçüm testi' ile kolayca konabilmektedir. KOAH'ın erken tanısı, hastalığa bağlı ölüm oranlarını azaltacaktır ifadelerini kullandı.
Fiziksel aktiviteler hastaların günlük yaşamlarının daha kaliteli hale gelmesini sağlıyor
KOAH'ın tedavisi hakkında da bilgiler veren İl Sağlık Müdürü Murat Ağırtaş, KOAH tanısı konulan kişilerin sigara kullanımını bırakmaları, zararlı toz, gaz dumanından, hava kirliliğinden ve zararlı etkileri kanıtlanmış olan elektronik sigara kullanımından uzak durmaları gereklidir. KOAH tedavisinde nefes açıcı özellikte 'inhaler' olarak adlandırılan solunum yolu ile uygulanan ilaçlar ile hava yollarındaki daralmanın ve yangının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Solunum yetmezliği olan KOAH'lı hastalarda evde oksijen tedavisi veya evde solunum cihazı tedavisi gibi tedavilere ihtiyaç olabilmektedir. Hastalığın kötüleşmesi ve seyrini etkileyen, hatta ölümlere neden olan ataklardan ve zatürreden korunmak için nefes yoluyla alınan ilaç tedavilerinin düzgün uygulanması gerekir. Bu tedavilerin yanı sıra fiziksel aktivitenin ve gerekirse akciğer rehabilitasyonu uygulanması hastaların günlük yaşamlarının daha kaliteli hale gelmesini sağlamaktadır.