EĞİTİM SEKTÖRÜ YENİ ZENGİNLER YARATMAMALI!

Fatma BAŞALP AKÇAY

 
Çocuk deyince akan sular duruyor değil mi?

Her ebeveyn elinden gelenin en iyisini çocuğuna yapmak-yaşatmak istiyor.

Çocukluğunda yapamadıklarını, olmak istediği mesleği çocuğunda yaşamayı, giymek istediklerini çocuğuna giydirmeyi ve liste en iyileri yapmak adına uzayıp gidiyor..

Eğitim de bunlardan bir tanesi…

"Çocuğum şöyle okulda okusun, yabancı dili sağlam olsun, ileride üniversite okuyabilsin" dilekleriyle gönderiyoruz çocuklarımızı okullara.

Pandemi sebebiyle okul kayıtları döneminde, her veli "acaba hangi okula yazdırsak" diye debelenip durdu. "Nasıl olsa iş online-uzaktan eğitime dönecek" diye de kimileri çocuğunu devlet okullarına yazdırdı, kimileri de özel öğretmen ile halletmeye çalıştı, kimleri ise, "bu sene gitmesin" dedi...
Bazı veliler özel okulları tercih etti.

Kısacası herkes çocuğunun geleceği için bir seçim yaptı.

Peki bu saydıklarım arasından özel okullara gönderenler neden bu okulları seçiyorlar?

İlden ile, ilçeden ilçeye, markadan markaya fiyatların alabildiğine değiştiği özel okul piyasasının bir eğitim-öğretim standardı var mı?

Yoksa bu standart gelen velinin ekonomik sınıfına göre mi şekilleniyor? Ya da kaç tanesi bu işi gerçekten çocukları müşteri gibi değil de kendi çocuğu gibi görüp işin hakkını teslim edebiliyor..

Görüntüde eğitimi; kalite, çağdaşlık, liderlik, bilimsellik gibi ideal tanımlara yerleştirmek işin ticari boyutunu gizleyemiyor maalesef…

Bazı özel okullar esnaf gibi ticarete döktükleri anlayışları ile uygulamak istedikleri vizyon-misyon ve kurumsal göstergeler  ile çatışıyorlar.

Eğitim sektörü yarı kamu bir iştir. Bir kısmı da gönüllülük içerir.
Salt para kazanma hırsı ile alınan franchise okullara kar maksatlı bakmak eğitimin MESLEK-ETİK içeriğini hırpalamaktadır.

Devletin velilere bu dönemde katkı olsun diye yaptığı KDV indirimine göz dikilmemelidir. KDV indirimi her velinin hakkıdır ve bu indirim ödeme esnasında yapılmalıdır. Bunu sanki özel eğitim kurumuna yapılmış bir yardım gibi yansıtmak eğitim işi ile uzaktan yakından ilişkili olamaz.

Bu sene pek çok veli KDV, erken kayıt ücretleri, yemek-servis iadeleri gibi sebeplerden özel okullar ile papaz oldu…

Keşke bu kriz anı yönetilirken gönüllük-etik-empati gibi değerler de ön plana alınıp okul sahipleri kendilerini Eminönü esnafı gibi göstermeselerdi.

Demek ki, o buz dağının altında aslında ellerini ovuşturan ve yeni bir müşteri gelse de günü kurtarsak replikleri dönüyor.

Bütün oluşturduğunuz-inandığınız hatta arkadaşlarınıza tavsiye ettiğiniz imaj yerle bir oluyor.