BİZİ GENÇ TUTAN, GIDALARI İÇLERİNDEKİ ENZİMLERLE YEMEKTİR
Gıda enzimleri, doğada karşılaşacağınız her çiğ ve taze besinde bulunur. Besinleri kendi enzimiyle sindirmek, vücut için kayda değer bir katkıdır. Vücut fazladan enzim üretmek için hücrelere gerekli olan metabolik enzimlerin üretimini yavaşlatmak zorunda kalmaz. Vücutta var olan enzim depoları kullanılmaz.
Besinlerin içerisinde sürekli faaliyette bulunan enzimlere en iyi örnek, meyvelerde bulunan enzimlerdir. Örneğin muz, yeşil renkte, yani henüz olgunlaşmamış ise bu muzun yüzde 20’si nişastadır. Muzu dışarıda oda sıcaklığında bir-iki gün tuttuğunuzda üzeri beneklenmeye ham muz olgunlaşmaya, yeşil rengi sararmaya başlar. Bu işlem, muzun içerisinde bulunan amilaz enziminin yüzde 20 oranındaki nişastayı yüzde 20 oranında şekere dönüştürmesinden, muzu tatlandırarak, yenecek hale getirmesinden başka bir şey değildir.
Olgunlaşmış muzu yediğimizde, ağzımızda başlayan sindirim işlemiyle birlikte kendi içindeki sindirim enzimleri, muzu metabolik enzimlerin kullanabileceği küçük parçalara ayırır ve hücrelere hazır olarak sunar. Bu şekilde hücrelerimiz yorulmayacağı, organlarımız yıpranmayacağı için de genç kalırız.
Yüksek ısıya maruz kalarak, içerisindeki tüm enzimleri yitirmiş bir besin yediğimizde ise tüm yük vücudumuzda hazır halde bulunan depolanmış enzimlere düşer. Sindirim organları, özellikle pankreas aşırı üretime geçer. Aşırı sindirim, yeni sindirim enzimlerinin üretilmesi ve metabolik enzimlerin üretim hızının düşmesine neden olur. Bu durum da organların çalışması, yenilenmesi ve hastalıklarla savaşılması için yeterli üretimin yapılmaması anlamına gelir.
Taze meyve ve sebzeler, tohumlar, çekirdekler, kökler ve her türlü canlı, çiğ organik besin, içindeki saklı enzimler sayesinde, sadece kendi sindirimini sağlayan bir yeteneğe sahiptir. Birkaç canlı ve çiğ meyve veya sebzeyi bir arada tükettiğinizde, her meyve veya sebzenin içerisinde bulunan, sindirimini sağlayan enzim, o meyveyi veya sebzeyi tanıyarak sadece o meyvenin veya sebzenin sindirimini sağlayacaktır. Enzimler çalışmalarında aksaklıklara yer vermeyecek kadar duyarlı ve akıllıdır.
Sindirime yardımcı enzimler, doğal hormonlar, oksijen, vitamin ve mineraller yönünden zengin taze meyve ve sebzelerin içinde aktif olarak bulunmakla beraber, kuruyemişler, kuru baklagiller ve tahıllarda uykuya yatmış enzimleri de bünyelerinde barındırır. Bu kuru besinler temiz içme suyunda belli süre bekletilmelidir.
NEDEN SUDA BEKLETİRİZ?
Kuru baklagilleri pişirmeden önce suda bekletiriz. Suda bekleterek kuruyemişler, çekirdekler, tahıllar vb kuru gıdaların içlerinde uykuya dalmış olan enzimler canlandırılır, suyunu çoktan yitirmiş bu tür gıdalar su hacmi kazanarak yeniden canlı konuma gelir. Gluten kırıldığı için daha kolay sindirilir.
Suda bekletilmiş kuruyemişler, çekirdekler ve tahılların su oranları artacağı için yağ ve kalori değerlerinde azalma olur.
Suda bekletme işleminden geçen gıdaların bekleme suyu süzüldükten sonra, iyice çalkalayıp, temiz su akana kadar yıkanması gerekir.
Kuru gıdaların içinde bekletildikleri suyun içilmemesi, dökülmesi gerekir. Zira bekletildikleri su kir, kırıntı ve asit yüküyle dolu olacaktır.