İYİ BİR UYKU ZAYIFLATIR
"Erken yatıp erken kalkarsanız, sağlıklı varlıklı ve akıllı olursunuz” diyor Benjamin Franklin.
Doğru söylüyor... Deliksiz bir uyku, bedensel dinamizm, ruhsal tolerans ve vücut içi denge unsurudur.
Uyku sırasında hayatımızdaki her şey düzene konur, tamir ve tedavi olur. Kaliteli bir uyku esnasında vücut kendini yeniler, yağ depolayan değil yağ yakan hormonlar salgılayarak vücudu yeniden inşa eder.
Sağlıklı bir hormon dengesi, asit-alkali oranının korunması için 7 saat deliksiz uyumak gerekir. Uykusuzluk, 7 saatten az uyku; yorgunluk, halsizlik, sinirlilik hissetmenize neden olacağı gibi tokluk hormonu leptini kesip, açlık hormonu girelini arttırdığı için fazladan kilo almanızı sağlar.
Vücudumuzun kendi biyolojik saati vardır. Vücut doğal biyolojik saati gereği, akşam saat dokuzdan sonra dinlenme moduna geçmeye başlar. Dinlenme sırasında yenilen şeker nedeniyle salgılanan insüline, beyin işini hemen halledip yerine çekilmesini emreder. Bu emri alan insülin, yağ asitlerini kalça ve baldırlardaki yağ hücrelerine indirmek yerine en yakınında olan bel ve karın bölgesinde depolayarak görevini tamamlar ve yerine çekilir.
İşte gece geç vakit veya uyku uyuyamadığımız için yediğimiz birkaç masum meyve, kraker, bisküvi, kurabiye, çikolata, cips, grisini vb besinler bel ve karın bölgemize fazladan kilo olarak yerleşir. Üç gün üst üste uykusuz kalındığında vücudumuzun insülin duyarlılığı yüzde 25 azalır ki, bu durum fazladan en az 10 -15 kilo aldıracak insülin direncine eşittir.
UYKUSUZLUK BETERDİR.
Ne kadar az uyursanız hayatınız o kadar kısalır. 6 saat ya da daha az uyumak kansere yakalanma riskini yüzde 40 arttırır. Az uyku bağışıklık sisteminin dengesini bozar, alzheimer hastalığı olasılığını çoğaltır. Depresyon, anksiyete ve intihara meyilli olma gibi önemli psikiyatrik sorunlara zemin hazırlar.
Işte bu sebepten günümüzde yaşanan uyku kaybı salgını, sağlığımızı tehdit ediyor.
PEKİ NASIL UYUYACAĞIZ?
Büyüme hormonun salgılanabilmesi için karanlık, serin ve elektronik cihazlardan, ses ve parlak ışıktan uzak bir yatak odanız olsun.
Yatmadan önce sıcak bir duş almanın faydası vardır.
Akşam yemeğinden sonra abur cubur, tatlı herhangi bir şey yemekten kaçının.
Yatmadan bir kaç saat önce sigara, kahve, siyah çay ve alkolden uzak durun.
Günlük eksersizinizi yatmadan en az 3 saat önce tamamlayın ancak mutlaka hergün en az 30 dakika eksersiz yapın.
Uykusuzluk veren ilaçlardan kaçının.
UYKU VEREN BESİNLER
MUZ: Serotonin ve melatonin hormonlarının salgısını arttırmanın yanı sıra magnezyumla kasları gevşeterek rahatlatır.
PAPATYA ÇAYI: Kaygılı ve sinirli bünyelerin sakinleştirici panzehiridir.
ILIK SÜT: İçeriğinde bulunan triptofan sayesinde zihni yatıştırır ve uykuya dalmayı kolaylaştırır. Balla karıştırırsanız uykunun kalitesi artar.
KEDİ OTU: Uyku iksiri olarak bilinir. 20 gr kedi otu, 5 gr rezene, 5 gr kimyon, 20 gr nane kökü ile karıştırıp demleyerek yatmadan önce içebilirsiniz.
PATATES: Akşam yemeğinde haşlanarak yenen patates içindeki tripofan sebebiyle uykuya geçişi hızlandırır.
LAVANTA: Lavanta veya çay ağacı yağı huzur verici kokudur. Yatağınıza, yastığınıza saçınıza damlatabilirsiniz.
CEVİZ: Uyku hormonu melatonin için en iyi kaynaktır. Uyku getiren triptofan amino asitlerince zengindir. Yatmadan 4-5 tane ceviz uykuya iyi gelir.
HUMUS: Humus yapımında kullanılan nohut uykuya birebirdir. Nohutta bulunan B6 ve folat melatonin üretiminde yer alır. Uykusuzluk çekiyorsanız evden humusu eksik etmeyiniz.
TAZE KİRAZ, KIZILCIK, VİŞNE SUYU: Her üçü de melatonin seviyesini doğal olarak yükselten meyvelerdir.
İyi uykular.