SEÇİM BAHANE, TÜRKİYE'NİN BİRLİĞİYLE OYNUYORLAR
Cambaza bak cambaza denilerek milletimiz seçimlere odaklandırıldı, ülkemiz üzerinde oynanan oyunlar göz ardı edilerek, vatan hainleri at oynatmaya başladı.
Türkiye’nin fiili bir partisi olma yerine terör örgütünün temsilcisi olan HDP, kamuoyu önünde aleni PKK’yı meşrulaştırma propagandasını yapıyor.
Seçim anketleri adına sokaklarda yapılan röportajlara baktığımız zaman vatandaşımız “A’ya B’ye oy vereceğim” sözünü sessizce söylerken, HDP’li yöneticiler kameralar karşısında, “Kandil kimi işaret ederse ona ay vereceğiz. Cezaevinde olan önderimiz serbest bırakılıncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz” şeklinde nara atıyor. Bu olanlar hep bir oyunun parçasıdır.
Seçim sathına girdiğimiz bu günlerde bazı medya kuruluşlarının sözde sokak röportajları yaptıklarına şahit oluyoruz.
Mikrofonu vatandaşa uzatıp “Cumhurbaşkanı adayınız kim? Dört aday içinde kime oy verirsiniz?” benzeri sorular soruyorlar. Ancak ankete katılanların bazıları legal partilerin taraftarı olduğu gibi, bazıları da terör örgütlerinin borazancılarıdır.
Bunların amacının kamuoyu araştırması olmadığı açık açık görülüyor, algı operasyonu yapıyorlar. Soruya cevap “Recep Tayyip Erdoğan” olursa, mikrofon uzatan anketçi “ekonomi, patates ve soğanı” devreye sokuyor.
“Kemal Kılıçdaroğlu” denirse 6’lı masa ve HDPKK’yı gündeme getiriliyor.
Muharrem İnce cevabı verilirse 6’lı masaya ihanet ettiği söyleniyor.
Bunun adı da sözde halkın nabzını ölçme ve anket oluyor…Ancak sözde anket ile özde ise oyun oynanıyor…
Sosyal medyada paylaşılan bazı anketler aracılığıyla açık açık PKK’nın propagandası yapılmıyor.
HDP aday çıkartmıyorsa taraftarları, “CHP adayına oy veririm” diyebilir, bu da gayet normal. Bu vatandaşlara bir cümle söyleme hakkım yok, haddime de değil.
Ancak haddini aşan bazı hainler, kameralar önünde bebek katili terörist başı Apo’nun heykelini dikecek olan kravatlı terörist Demirtaş ve Kandil’de havlayan köpekleri işaret ederek, “önderlerimiz kime oy verin derlese ona oy vereceğiz” demeleri tesadüf değildir.
Devlete meydan okuyan, vatandaşa gözdağı veren bu hainlere karşı sessiz kalınması ve yetkililerin gerekeni yapmamaları bardağı taşırmaktadır.
Bu ülkede Türk, Kürt, Laz, Çerkes sorunu olmadığı gibi etle tırnak olmuş bu milleti ayrıştıran siyasi partiler ve siyasetçilerdir. Hangi ilde “sen Kürtsün, sen Türksün, burada oturamazın, kamu görevi yapamazsın hastanede postanede ırkına soyuna göre işlem görürsün” deniliyor. Bu safsatalar ülkemiz üzerinde oynanan bir oyundur.
HDP de Kürt vatandaşları temsil eden bir siyasi oluşum değil, emperyalistlerin uşağıdır. Kendi çocuklarının bir eli yağda bir eli balda yurt dışlarında okurken garip insanları dağlara çıkartan HDP yöneticilerine oy vermeyen sağ duyu sahibi Kürt kardeşlerimizi hain ilan edenlerin kendileri haindir!
Seçim ekonomisi
Seçim sebebiyle kesenin ağzını açan iktidarı eleştirmiş, hazinenin zorlanmaması gerektiğinden bahisle ilerleyen aylarda bunun acısını ülkece çekebileceğimiz uyarısını yapmış ve yetkilileri uyarmıştım. Ama görüyorum ki, sırtında yumurta küfesi olmayan Kılıçdaroğlu da muhalefet olarak bol keseden atmaya devam ediyor: Emekliye 8.500 lira bayram ikramiyesi verecekmiş, buna Kurban Bayramı’nı da ekleyince her emekli iki ay içerisinde 17 bin lira alacak.
Emekli cenneti ülkemizde EYT sonrası emekli sayımız 15 milyona ulaşacak. Yani nüfusumuzun 5’te birden fazlası emeklilerden oluşacak. Hepsine 17 bin lira verdiğinizde hazineden çıkan para tam tamına 255 milyar lira olacak!
Hesap adamı denilen Kılıçdaroğlu bu hesabı yaptı mı bilmiyorum, ama bu parayla kaç okul, kaç fabrika, ne kadar yol, köprü, hastane yapılacağını iyi bilir, ama işine gelmez.
O her zamanki gibi el cebinden beylik yapmayı bir siyaset olarak görür.