Besin kombinasyonları gerçeği Dr. Herbert Shelton tarafından 20. yüzyılın başlarında bulundu, sağlıklı beslenme ve kilo vermenin temelini oluşturdu.
Kişiden kişiye ekonomik, kültürel, ekolojik faktörlerle değişse de makro ve mikro besinler arasında kurulması gereken denge değişmedi. Bu denge her çağda günlük enerjinin büyük bir kısmının bitkisel kaynaklı sebzeler, meyveler ve çeşitli tahıllardan alınması, daha az bir kısmının hayvansal proteinlerden, daha da azının ise hayvansal yağ, şeker, nişasta ve tuzdan alınmasıyla kuruldu.
Bu dengeyi sağlamaya çalışırken; ne yediğimiz, nasıl yediğimiz, ne zaman yediğimiz, besinlerin kalitesi, ne kadar iyi çiğneyebildiğimiz, yemek yenilen ortam, koşullar ve gıdaların kaynağı, pişirilme biçimleri, sindirim sisteminin sağlığı, tam olarak sindirilebiliyor olmaları çok önemlidir.
İnsan vücudu farklı konsantre gıdaları (hazır, işenmiş, yanlış pişirilmiş) aynı anda hazmetmeye ve sindirmeye hazırlıklı değildir. Konsantre karbonhidratlar ile konsantre proteinler aynı anda tüketildiğinde problemler baş gösterir.
Pizza, lahmacun, mantı, pide, kıymalı makarna, kıymalı erişte vb gibi…
BESİN KOMBİNASYONU NEYE HİZMET EDER?
Besin kombinasyonları bugünün koşullarında sağlığınızı koruyan, sindirim sisteminizi rahatlatan, enerjisini artıran, yaşlanmayı geciktiren ve kilo verdiren önemli bir buluştur.
Seneler geçmesine rağmen daha genç, daha canlı, daha sağlıklı olmaya bir itirazınız yoksa, beslenmenizde besin kombinasyonlarına önem veriniz. Enzimlerle yapılan sindirim, vücudu yormayan doğal yol olduğundan kolay ve rahatsızlık vermeden son bulan sindirimdir.
TEMEL BESİN KOMBİNASYONLARI
Proteinler nişastalılarla beraber tüketilmez…
Proteinlerin, nişastalı besinlerle birlikte tüketilmesi her ikisinin de vücut tarafından sindirilmesini zorlaştırır. Vücutta sindirimi sırasında asit atık bırakan nişasta, mideye proteini sindirmek için ulaşmış olan pepsin enzimini bastırır ve proteinlerin iyi sindirilmesini engeller.
İyi sindirilmemiş, sindirim enzimleri tarafından yeterince parçalanamamış besin parçaları, incebağırsağa geçtiğinde, bağırsak çeperlerine zarar verir. İyi sindirilmeyen proteinler, bağırsaklarda da bulunan bakteriler tarafından çürütülerek, asit yükünü normalden daha yüksek seviyeye çıkartır.
Sonuç; enflamasyon ve bu gıdalara karşı oluşan alerji ve hastalıklar olarak bize geri döner. Bugün pek kişide rastlanan alerji ve intoleransların çoğunun kaynağında yanlış besin kombinasyonları vardır.
Tam olarak sindirilebilmeleri için nişastalı yedikten sonra protein yemek için en az 2 saat, protein yedikten sonra nişastalı yemek için en az 3 saat beklemek gerekir.
Hayvansal proteinler:
Kırmızı et, beyaz et, balık, süt ve süt ürünleri
Bitkisel proteinler:
Tahıllar, baklagiller, kuruyemişler ve çekirdekler
Nişastalı besinler:
Patates, pilav, mısır, bezelye, bakla, bal kabağı, kestane
Hayvansal proteinler olan etin, balığın, tavuğun, yumurtanın, peynirin yanında her türlü (bulgur, pirinç) pilav, patates, fava, bezelye, mısır, havuç ve pancarı unutun.
Bitkisel proteinlerden olan mercimek, nohut, kuru fasülye, barbunya, maş fasülyesi, bulgur vb gibi besinler her ne kadar bir miktar karbonhidratta içerseler de bunları da nişaştalılarla yememek vücudun sindirim yükünü azaltır.
Patatesli mercimek, nohutlu pilav, kuru fasülye-pilav, bezelyeli mercimek, havuçlu nohut, vb gibi... Pilavsız yapamıyorsanız pirinç pilavı yerine bulgur pilavını tercih edin.
Hayvansal ve bitkisel proteinleri nişastalılar yerine bol sebze ve salatalarla tüketirseniz başınızı ağrıtan alerjileriniz, intoleranslarınız yok olur...
YORUMLAR