• Reklam

Büyük yangının ardından İzmir'de ilk fidanlar toprakla buluştu

İzmir'in Karşıyaka ilçesinde 15 Ağustos'ta çıkan, yüzlerce hektar ormanlık alanın zarar gördüğü bölgede ilk fidanlar toprakla buluştu.

Büyük yangının ardından İzmir'de ilk fidanlar toprakla buluştu
11 Kasım 2024 - 15:49
İzmir'in Karşıyaka ilçesinde 15 Ağustos'ta çıkan, yüzlerce hektar ormanlık alanın zarar gördüğü bölgede ilk fidanlar toprakla buluştu. 'Milli Ağaçlandırma Günü' programında konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, “Yanan ağaçla birlikte içimiz yanıyor, ciğerimiz yanıyor. Bunu önlemek için de daha gayretli bir şekilde mücadele etmemiz lazım. Önce korumak, yeşillendirmek, ağaçlandırmak ve mevcut olanı da gözümüzün içi gibi bakarak orman varlığımızı artırmak durumundayız” dedi.

İzmir'in Karşıyaka ilçesinde 15 Ağustos'taki büyük orman yangınında zarar gören bin 500 hektarı aşkın alanda ilk fidanlar toprakla buluştu. 'Milli Ağaçlandırma Günü' kapsamında Seyirtepe Orman Parkı'ndaki törende, zarar gören ormanlık alanlara ilk fidanlar Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş'un da katıldığı programla dikildi.



"Orman yangınlarından korunmanın yolu önce eğitimden başlıyor"

TBMM Başkanı Kurtulmuş, orman yangınları konusunda önümüzde yıllarda çok daha dikkatli olunması gereken bir döneme girildiğini söyledi.

Kurtulmuş, “Dünyanın farklı bölgelerinde çok yoğun orman yangınlarıyla karşılaşıyoruz, bundan sonra da karşılaşacağız çünkü bir taraftan insan eliyle yaygınlaşan orman yangınları, insan hatalarıyla yaygınlaşan orman yangınları ama esas itibariyle de dünyadaki iklim krizleri, kuraklık ve aşırı sıcaklık dolayısıyla ortamın yangına çok daha elverişli hale gelmesi nedeniyle çok sayıda orman yangınına şahit oluyoruz. Hiç şüphesiz, orman yangınlarından korunmanın yolu önce eğitimden başlıyor. Onun için burada bu genç evlatlarımızı, yarınların Türkiye'sini taşıyacak olan bu geleceğin nesillerini burada orman dikiminde bir araya getirmiş olmak fevkalade önemli bir derstir. Onlara saatlerce konuşmaktan çok daha tesirli olacak bir aksiyondur” dedi.



"Mevcut olana gözümüzün içi gibi bakarak orman varlığımızı artırmak durumundayız"

Kurtulmuş, Türkiye'nin su bakımından zengin bir bölge olmadığını ifade ederek, “İklim kuşağı itibariyle orman yangınlarına da bu tesir altında kalan bir ülkede yaşıyoruz. Bunun için çok uyanık olmamız, son yıllarda artan orman yangınlarına karşı mücadele kapasitemizi her yıl biraz daha artırarak devam etmemiz lazım. Hem kurumsal kapasitemizi artırıyoruz hem araç gereçlerimizi artırıyoruz hem ormancı kardeşlerimizin eğitimlerini çok daha profesyonel hale getiriyoruz. Bunlar hakikaten orman yangınlarıyla mücadelede sevinilecek bir gelişmedir ama her yanan ağaçla birlikte içimiz yanıyor, ciğerimiz yanıyor. Bunu önlemek için de daha gayretli bir şekilde mücadele etmemiz lazım. Önce korumak, sonra bugün burada da yaptığımız gibi yeşillendirmek, ağaçlandırmak ve mevcut olana da gözümüzün içi gibi bakarak orman varlığımızı artırmak durumundayız” diye konuştu.



"Dünyayı kendi babasının malıymış gibi olduğunu düşünenlerin dünyaya vereceği hiçbir şey yoktur"

Numan Kurtulmuş, son olarak şöyle devam etti:

“Genç nesillere, burada yapılan dikim töreninde yapıldığı gibi dikili ağacı olmanın aslında sadece nesnel olarak bir ağaç dikmek değil, onun ötesinde; kainatla, evrenle barışık olmanın da bir göstergesi olduğunu öğretmemiz lazım. İnsanoğlu maalesef modern çağlardaki en büyük yanılgısı; kainata kendisine verilen, emrine müsahhar kılınan, emrine amade kılınan dünyanın ve kainatın zenginliklerini hemen şimdi bitireceği bir takım imkan olarak görmesi, bunu kendisinin malı-mülkü gibi görmesi, babasının mülkü gibi görmesi ve bunu sınırsız bir iştahla oradan gelir elde etmek, oradan menfaat elde etmek için kullanmasıdır. Bugün dünyanın birçok yerinde ormanların bir takım rant yerleri haline getirildiğini biliyoruz. Yine sanayileşmeyle birlikte, dünyanın birçok nehrinin zehir akar hale geldiğini biliyoruz. Başta Amazon ormanları olmak üzere, dünyanın birçok yerinde en güzel, kainatın en önemli varlıklarının nasıl talan edildiğini, nasıl insanlığın geleceğinden koparılarak atıldığını biliyoruz. Dolayısıyla öncelikle insanoğlunun bu yanılgıdan kurtulması lazım. Yeryüzü bizim babamızın malı değildir. Dünyayı kendi babasının malıymış gibi olduğunu düşünenlerin dünyaya vereceği hiçbir şey yoktur; sadece tahribattır.”



"Toprak, su, canlı bizler için çok ama çok kıymetli"

Önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Muharrem Kasapoğlu da, “Bugünümüz, yarınımız için önemli bir etkinliği gerçekleştiriyoruz. Güçlü bir medeniyetin evlatları olarak; yeşile, çevreye, doğaya, canlıya saygısı, hürmeti, hassasiyeti yoğun bir medeniyetin evlatları olarak bugün burada hem bugünümüz hem yarınlarımız için fidanları toprakta buluşturacağız. Bizim kültürümüzde, medeniyetimizde, inancımızda ne diyor? ‘Yarın kıyametin kopacağını bilsen elindeki fidanı dik.' O yüzden; toprak, su, canlı bizler için çok ama çok kıymetli. Bir mirasın ötesinde birer emanet. Tıpkı bu gençlerin bizler için birer emanet olduğu gibi. O yüzden çevremize hassasiyetimizi her zaman güçlü tutacağız. Çevre dostu, ağaç dostu, yeşile dost bir neslin daha güçlü yetişmesi için de ayrıca daha güçlü çalışmalarımızı yine birlikte gerçekleştireceğiz. Bir yandan iklim krizi, diğer yandan bizi ikaz eden yangınlar bunlara karşı duyarlılıkta elbette hem devlet politikamız açısından hem de bu anlamda bireyler olarak hassasiyetimiz açısından çok ama çok kıymetli” dedi.

Mart 2025'e kadar 1 milyon 100 bin fidan dikilecek

İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban ise Mart 2025'e kadar 1 milyon 100 bin fidan ve 8 ton tohumun toprakla buluşturulacağını söyledi. Elban, şu ifadelere yer verdi:
“Bu sahada, gözümüzün gördüğü hemen hemen tüm alanlarda hazırlık çalışması neredeyse tamamlanmış durumda. Bu alana, Mart 2025'e kadar 1 milyon 100 bin fidan ve 8 ton tohum atarak, 2 bin 900 hektarlık yangında etkilenen alandaki bin 580 hektarlık orman alanını yeniden ayağa kaldıracağımız gibi bin 320 hektarlık alandaki; yerleşim yeri ve mera dışında kalan, orman olmayan diğer yerleri de ağaçlandırarak ormanımıza katacağız. Dolayısıyla 15 Ağustos'tan daha fazla ormanlık alana, daha fazla ağaca kavuşmuş olacağız. Bu alanın birkaç sene sonra yemyeşil orman olduğunu hep birlikte beraber görmüş olacağız.”

Programa ayrıca; AK Parti İzmir Milletvekilleri, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Orman Bölge Müdürü Mahmut Yılmaz, askeri erkan, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum