Çeşme'de termalin adı var kendi yok
Çeşme'de Büyükşehir Belediye şirketi ÇEŞTAŞ'ın (TETUSA) Alaçatı'daki aqua park teçhizatını söküp başka yerlere taşıması yıllardır bir türlü kurulamayan termal kür merkezi tartışmasını yeniden alevlendirdi.
23 Eylül 2021 - 22:44 - Güncelleme: 24 Eylül 2021 - 10:30
Destination İzmir Başkanı ve ETİK Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Tercan, "Yıllar önce kurulan TETUSA şirketi, Ilıca'da belediyeye ait arazide Uluslararası Termal Kür Merkezi inşa edecekti. Ancak eski Başkan Faik Tütüncüoğlu, burayı son anda değiştirdi. Oraya şimdi beton binalar yığıldı. Termal kür merkezi yapılması gereken belediye arazisi üzerine beton dökülerek katledilmiş durumda. Ilıca kan ağlıyor. Çeşme'de termalin adı var kendi yok" ifadelerini kullandı.
Destination İzmir Başkanı ve ETİK Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Tercan, termal kür merkezi yapılması gereken arazinin üstüne beton dökülerek kapatılmasına tepki gösterdi. 2005, 2006, ve 2007 yıllarında başta Çeştob, Çeşme Kaymakamlığı, Alaçatı Çeşme Belediyeleri, Çeşme Esnaf Odası, Çeşmeli turizmciler olarak Ilıca'ya termal kür merkezi yapılması fikrini ortaya attıklarını hatırlatan ve sürecin hazin öyküsünü Yeni Asır'a anlatan Tercan, "Bu termal kür merkezi herkesin yararlanabileceği bir tesis olacaktı. Ve ortak akılla Belediyenin Ilıca’daki 60 dönümlük arazisinin üzerine uluslararası nitelikte bir Termal Kür Merkezi yapılmasına karar verildi. Çeşme'nin her tarafındaki irili ufaklı otellerdeki müşteriler buraya gelip kür merkezinden faydalandıktan sonra oteline dönecekti. Dolayısıyla Çeşme'nin bütün kılcal damarları harekete geçecekti. Hayalimizdeki termal tesis uluslararası standartlarda hijyen ve bakım merkezine sahip olacaktı" diye konuştu.
PROJE ONAYLANMIŞTI
TETUSA isimli şirketin de bu amaç ve hedef doğrultusunda kurulduğunu belirten Tercan, "O günlerde Çeşmeli otelciler, turizmciler ve esnaflar olarak gönül birliğiyle çok heyecanlıydık. Kaymakamlık ve belediye dahil herkes bu projeye odaklanmıştı. Her şey çok güzel gidiyordu. Çeşme İmar Müdürlüğü yetkilileri ile birlikte TETUSA olarak imara aykırı olmayan ve imar planlarına göre Ilıca'daki belediyeye ait çeşitli firmalara kiraya verilmiş olan 60 dönümlük alanda ortak akılla termal kür merkezi çizilme projeleri başladı ve planlar mecliste onaylanmıştı" dedi.
Projenin onaylandığı tarihte kendisinin de belediye meclis üyesi olduğunu söyleyen Tercan, "Hatta o zaman şu anki Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran da CHP meclis üyesiydi. Plan onaylanınca çok sevindik. Ama sonra ne olduysa CHP zihniyeti taşıyan dönemin belediye başkanı Faik Tütüncüoğlu ve meclis üyesi arkadaşları, belediyenin arazisi olan 60 dönümlük bu alana yapılacak olan kür merkezi projesinden kimseye sormadan vazgeçtiler ve birçok firmalara bu alanı kiraladılar. Şimdi o bölgede kalan kısmına termal tesis yapacağını açıklayan belediye yanlış yapıyor. Termal Kür Merkezleri doğa içine yapılır ve çevresi sessiz sakin huzurlu olmalıdır. Ilıca'da söz konusu arazinin dibine otobüs garajı yapıldı. İtfaiye birimleri ve birçok market var. Günlük insan hareketliliği ve mal getirip götüren kamyonların ve diğer araçların trafiği var. Yani böyle bir yerde termal kür merkezi olmaz. Çeşme Belediyesi'nin yapması gereken bu yanlıştan dönüp yıllar önce üzerinde herkesçe ortak akılla mutabık kalınan yere termal kür merkezi yapmaktır" dedi.
Destination İzmir Başkanı ve ETİK Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Tercan, termal kür merkezi yapılması gereken arazinin üstüne beton dökülerek kapatılmasına tepki gösterdi. 2005, 2006, ve 2007 yıllarında başta Çeştob, Çeşme Kaymakamlığı, Alaçatı Çeşme Belediyeleri, Çeşme Esnaf Odası, Çeşmeli turizmciler olarak Ilıca'ya termal kür merkezi yapılması fikrini ortaya attıklarını hatırlatan ve sürecin hazin öyküsünü Yeni Asır'a anlatan Tercan, "Bu termal kür merkezi herkesin yararlanabileceği bir tesis olacaktı. Ve ortak akılla Belediyenin Ilıca’daki 60 dönümlük arazisinin üzerine uluslararası nitelikte bir Termal Kür Merkezi yapılmasına karar verildi. Çeşme'nin her tarafındaki irili ufaklı otellerdeki müşteriler buraya gelip kür merkezinden faydalandıktan sonra oteline dönecekti. Dolayısıyla Çeşme'nin bütün kılcal damarları harekete geçecekti. Hayalimizdeki termal tesis uluslararası standartlarda hijyen ve bakım merkezine sahip olacaktı" diye konuştu.
PROJE ONAYLANMIŞTI
TETUSA isimli şirketin de bu amaç ve hedef doğrultusunda kurulduğunu belirten Tercan, "O günlerde Çeşmeli otelciler, turizmciler ve esnaflar olarak gönül birliğiyle çok heyecanlıydık. Kaymakamlık ve belediye dahil herkes bu projeye odaklanmıştı. Her şey çok güzel gidiyordu. Çeşme İmar Müdürlüğü yetkilileri ile birlikte TETUSA olarak imara aykırı olmayan ve imar planlarına göre Ilıca'daki belediyeye ait çeşitli firmalara kiraya verilmiş olan 60 dönümlük alanda ortak akılla termal kür merkezi çizilme projeleri başladı ve planlar mecliste onaylanmıştı" dedi.
Projenin onaylandığı tarihte kendisinin de belediye meclis üyesi olduğunu söyleyen Tercan, "Hatta o zaman şu anki Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran da CHP meclis üyesiydi. Plan onaylanınca çok sevindik. Ama sonra ne olduysa CHP zihniyeti taşıyan dönemin belediye başkanı Faik Tütüncüoğlu ve meclis üyesi arkadaşları, belediyenin arazisi olan 60 dönümlük bu alana yapılacak olan kür merkezi projesinden kimseye sormadan vazgeçtiler ve birçok firmalara bu alanı kiraladılar. Şimdi o bölgede kalan kısmına termal tesis yapacağını açıklayan belediye yanlış yapıyor. Termal Kür Merkezleri doğa içine yapılır ve çevresi sessiz sakin huzurlu olmalıdır. Ilıca'da söz konusu arazinin dibine otobüs garajı yapıldı. İtfaiye birimleri ve birçok market var. Günlük insan hareketliliği ve mal getirip götüren kamyonların ve diğer araçların trafiği var. Yani böyle bir yerde termal kür merkezi olmaz. Çeşme Belediyesi'nin yapması gereken bu yanlıştan dönüp yıllar önce üzerinde herkesçe ortak akılla mutabık kalınan yere termal kür merkezi yapmaktır" dedi.
YORUMLAR