CHP'li Öztrak: Kuvvetler ayrılığını güçlendireceğiz
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, "Kuvvetler ayrılığını güçlendireceğiz. Tarafsız cumhurbaşkanı olacak. Yeni bir seçim yasası olacak. Siyasi ahlak yasasını çıkaracağız. TBMM'de kesin hesap komisyonunu kuracağız. Sayıştay'ın, sarayın vesayetinden kurtulmasını sağlayacağız. Ekonomide üreterek, bir büyüme stratejisi olması lazım" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, CHP Ekonomi Masası İzmir programı kapsamında İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni (İESOB) ziyaret etti. Buradaki toplantıya CHP İzmir milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç, Atilla Sertel, Ednan Arslan, Bedri Serter, Tacettin Bayır, Kamil Okyay Sındır, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İESOB Onursal Başkanı Mehmet Ali Susam ve çok sayıda oda üyesi katıldı. Toplantının açılışında konuşan Öztrak, bugüne kadar 39 ili ziyaret ederek yaklaşık 40 bin kilometre yol katettiklerini dile getirdi. Türkiye'nin önemli şehirlerinde esnaf ve iş insanlarıyla bir araya geldiklerini anlatan Öztrak, ciddi sorunlar bulunduğunu belirterek, "Aynı anda iki büyük sıkıntı yaşıyoruz. Türkiye'nin 2000'li yılların başındaki krizden sonra izlemeye başladığı program, ihtiyaçlara cevap vermiyor. Sıcak parayla ekonomiyi şişirme modeli artık yürümüyor. Israrla krediyle, borçla ekonomiyi büyütmeyi sürdürmeye çalışıyorlar. Sıcak para gelmeyince, hayatın çeşitli alanları tahrip oluyor. Cari açık rekordan rekora koşuyor. Döviz rezervleri bitti. Enflasyon aldı başını gitti. Beton dışında ihracata dönük mal üreten bir büyüme olması, çalışanlarla çalıştıranlar arasında bozulan bir denge ile karşı karşıyayız" dedi.
'FIRSATLARI KAÇIRMA RİSKİ GİDEREK ARTIYOR'
Pandemiden sonra dünyada bazı değişiklikler meydana geldiğini ifade eden Öztrak, tedarik zincirlerinin kısalması ve arz merkezlerinin dağılmaya başlamasıyla birlikte önemli fırsatların bulunduğunu, ancak Türkiye'nin bundan yararlanamadığını ifade etti. Öztrak, şöyle devam etti:
"Tek adam sisteminin devlette yarattığı kriz nedeniyle fırsatları kaçırma riski giderek artıyor. Ucube bir Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi geldi. Aslında tam bir tek adam rejimi. Bugün kral var, kural yok. Gece yatıp, sabah uyanıyorsunuz; bütün oyunun kuralları bir anda değişiyor. Her şey tek kişinin dudağından çıkacak söze bağlı. Uluslararası ilişkilerde Türkiye'nin güvenilir ortak olma algısı zayıflıyor. Milletin zenginleşmesi, kral yerine kural olmasına bağlıdır. Türkiye'nin yeni kurallara, yeni kurumlara ihtiyacı var. 2018 Temmuz'undan bu yana Merkez Bankası'nın döviz kasası hızla boşaltıldı. 128 milyar dolar buharlaştırıldı. 3 hazine ve maliye bakanı, 4 merkez bankası başkanı, 5 de TÜİK başkanı gördük. En sonunda ekonomi tek kişinin ağzından çıkan bir safsataya kurban edildi. Faiz sebep, enflasyon netice."
KUR KORUMALI MEVDUAT ELEŞTİRİSİ
Faik Öztrak, ekonomi bakanlarının değişmesi ve faizlerin düşürülmeye başlamasıyla enflasyonun yüzde 80'leri bulduğuna dikkat çekerek, "Sizler esnafsınız, en iyi siz anlarsınız. Kurla ilgili beklentiler var. İşin nereye gideceği bilinmiyor. Kurdaki belirsizlik ciddi sıkıntılara yol açıyor. Enflasyonla ilgili, 'Dışarda da enflasyon var' diyorlar. Burnumuzun dibinde savaş var. Rusya'da enflasyon yüzde 15, işgal altında olan Ukrayna'da ise yüzde 22. Türkiye'de yüzde 80 enflasyon var" ifadelerini kullandı.
Enflasyonun düşürülmesi ile ilgili vaatler verildiğini ifade eden Öztrak, Türkiye'de cari açığın rekor üstüne rekor kırdığını dile getirdi.
'KREDİ VE BORÇ VERMEDE BİRİNCİ ÜLKEYİZ'
Türkiye'nin 1 yıl içinde ödemesi gereken borç miktarının 182 milyar dolar olduğunu kaydeden Öztrak, "Kasa boş. Bitmiş, tüketilmiş. Kötü yönetim sebep. Kimler, bütçeden ne alıyor? Çiftçiler ilk 7 ayda 23,6 milyar TL almış, esnaf Halk Bankası desteğiyle 6,2 milyar lira almış. Faize ise 151 milyar lira ödemişiz. Kur korumalı mevduat diye bir ucube getirdiler. 'Devletten de vatandaşın cebinden de bir kuruş para çıkmayacak' dediler. İlk 7 ayda vatandaşın cebinden çıkan para 60,6 milyar lira. Hak mıdır, reva mıdır? Pandemide en büyük sıkıntıyı esnaf çekti. G20 ülkeleri içerisinde pandemi döneminde borç verilen ve hibe desteği verilen ülkeler arasında doğrudan destekte; sondan üçüncü, kredi ve borç vermede ise birinci ülkeyiz. Pandemi döneminde esnafa, 'Yarısı kadar yolcu taşıyacaksın' dendi. Lokantalar kapatıldı. Sonra borç verdiler. Bu dönemi böyle atlatmaları istendi. Örneğin; İngiltere'de kaybettiği ciro ne kadarsa yaklaşık giderleri hesaplayıp, işletmelere kar ödemişler. Onlara borç vermemişler. ABD, bizim gibi kredi vermiş ama sonra esnafa 'Kirayı, işçiye ödediğin parayı düş. Geri kalanı bana ödersin' demiş. Bizse esnafa faizli borç verdik. Bugün geldiğimiz noktada esnaf, en fazla borcun altında ezilen kesimlerden bir tanesi. Bugün devletin de ödeyeceği faizler, ödeyeceği borçtan daha fazla. Faiz, borcu geçmiş vaziyette" dedi.
'YENİ BİR SEÇİM YASASI OLACAK'
Türkiye'nin çok önemli üstünlükleri olduğunu da hatırlatan CHP'li Öztrak, dünyanın en zengin pazarlarına yakınlık ile birlikte genç nüfusa sahip olmanın büyük avantaj olduğunu kaydetti. Fırsatları değerlendirmek için yeni bir ekonomik modelin hayata geçirilmesi gerektiğini anlatan Öztrak, şu ifadeleri kullandı:
"Yeni kurumlar, kurallar ve kadrolar lazım. Yeni kurumlar denildiğinde; bugün milletin cebini boşaltan ucube cumhurbaşkanlığı sisteminin bırakılıp, parlamenter sisteme geçilmeli. Herkesin adalete erişimini sağlayarak, kapsayıcı kurumlar oluşturarak, can ve mal güvenliğini sağlamalıyız. Kuvvetler ayrılığını güçlendireceğiz. Tarafsız cumhurbaşkanı olacak. Yeni bir seçim yasası olacak. Siyasi ahlak yasasını çıkaracağız. TBMM'de kesin hesap komisyonunu kuracağız. Sayıştay'ın, sarayın vesayetinden kurtulmasını sağlayacağız. Ekonomide üreterek, bir büyüme stratejisi olması lazım. Eğitim politikaları yeniden şekillenmeli. Katılımcı ve stratejik bir planlamayla ülkenin altyapısını yeniden düzeltmeliyiz. Kapsayıcı ve sürdürülebilir sanayiyi desteklemeliyiz. Yeşil mutabakata uyum sağlamamız lazım. Ekonomik ve sosyal konseyi çalışır hale getirmeliyiz. Ulusal vergi konseyini kurmamız lazım. Büyümenin kapsayıcı olması lazım. Refahtan herkes adil payı almıyorsa; büyüme sürdürülebilir olmuyor. Sürekli birileri kazanıp, sürekli birileri kaybediyorsa; o ekonomi yürümez. İnsanların refahtan paylarını almaları lazım. En önemlisi, bu sürecin dışında kalanlar varsa; aile destekleri sigortası kurularak, devlet yardımlarını insanlara verebilmemiz lazım. Çevreyle ilgili sürdürülebilirlik önemli. Paris İklim Anlaşması ve Birleşmiş Milletler'in sürdürülebilir kalkınmayla ilgili belirlediği hedeflere uymalıyız. Bunları yaparsak daha hızlı büyüme imkanına kavuşuruz."
'BELİRSİZLİK ÇARKINI KIRACAĞIZ'
Faik Öztrak, demokrasiyi, hukuk devletini ve parlamenter rejimi yeniden kurmayı vaat ettiklerini açıkladı. Bunun son derece önemli bir değişim olduğunun altını çizen Öztrak, "Bunu yapmaya başladığımızda beklentilerde değişiklik oluşacak. Bunun yanına dünya gerçeklerinden kopuk olmayan bir maliye politikasını koyduğumuzda, Türkiye'yi istikrarlı bir yere doğru götürdüğünüzle ilgili algı artıyor. Buna Avrupa Birliği üyelik sürecinin yeniden başlaması gibi birtakım dışsal çabaları da eklersek; o andan itibaren belirsizlik çarkını kırarız. Türkiye'de belirsizlik azalır, güven artar. Risk birimi düşer ve dışarıdan daha ucuz borçlanırız. İstikrar döngüsü yeniden çalışmaya başlar. Kaliteli dış finansmana ulaşırız. Kur baskısından kurtuluruz. Enflasyon ve risk birimleri düşmeye başlar. Bunu gerçekleştirdiğimizde Türkiye yeniden kaliteli yatırım ve büyüme ortamına döner" dedi.
'ESNAF BAKANLIĞINI KURACAĞIZ'
Türkiye'nin bu ekonomi programı doğrultusunda 5 yılın sonunda yeniden dünyanın en gelişmiş 15 ekonomisi arasına girebileceğini kaydeden Öztrak, esnaf için de bazı vaatlerde bulundu. Öztrak, şöyle konuştu:
"En büyük sıkıntıyı esnaf çekti. Sık sık önerilerde bulunduk. 'Kredi vermekten çok kira desteği verin' diyen CHP olarak biziz. Hem geç verdiler hem az verdiler. Esnaf borcunu ödeyemedi. Hızlıca sicil affı getirilmeli. Kira stopajı kaldırılmalı. Emeklilik için geriye doğru borçlanma hakkı tanınmalı. Esnafın sağlık hizmetinden mutlaka faydalanması sağlanmalı. Esnaf destekleri sigortası fonu kuralım. Zincir market ve AVM saatleri esnafı ezmeyecek şekilde değişecek. Malların kapsamı esnafımızın karşısında haksız rekabet oluşturuyor. Esnafın ayakta kalmasının sağlanması lazım. Buna ilişkin ciddi programlar geliştiriliyor. Esnafın meselelerini çözmek için esnaf bakanlığını kuracağız."
'PANDEMİDE EN ÇOK ESNAF MAĞDUR OLDU'
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu ise konuşmasında teşkilat olarak bütün kesimlerle mutabakat içinde olduklarını belirterek, "Tecrübemiz olmayan bir Covid-19 süreci geçiriyoruz. Bunun en mağduru esnaf ve sanatkarlar. Pandemi süresince okullar kapanınca kantinler, kırtasiyeler açılmadı. Servisçiler bekledi. Kahveler, lokantalar kapalı. Biz kapalıyız ama 5 yıldızlı otelin lokantası açık. Minibüsçüler, yüzde 50 kapasiteyle yolcu taşıdı. Uçaklarda niye kısıtlama yoktu? Bu süreç içinde hükümet desteği gördük. Yerel yönetimlerden destek gördük. Teşekkür ederim. Ama bunlar sorunlarımızı çözüp yaraları kapatacak nitelikte olmadı" dedi.
'İKİNCİ SORUNUMUZ, AKARYAKIT'
Esnaf olarak en önemli sorunlarının elektrik giderleri olduğunun altını çizen Mutlu, "İkinci sorunumuz; akaryakıt. Akaryakıt, bizim ana maliyetimizin giriş maddesidir. Akaryakıt fiyatları yüzünden maliyetlerimiz arttı. Elektrikle ilgili iki tarife var. Küçük olan işletmelere orta bir tarife uygulanmasını istiyoruz. Akaryakıt ile ilgili Özel Tüketim Vergisi ve KDV oranları kaldırılabilir. Enflasyon için sürdürülebilir bir fiyat politikası uygulanmalı" diye konuştu. Mutlu, kira artışlarının da esnaf için ciddi sorunlara yol açtığını dile getirdi.
Toplantının devamında oda üyeleri, söz alarak öneri ve taleplerini dile getirdi. Konuşmaların ardından İESOB Başkanı Zekeriya Mutlu, Faik Öztrak'a çiçek takdim etti. (DHA)
YORUMLAR