Erbakan'dan 'üçüncü ittifak' sinyali
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, "Bugün itibarıyla Yeniden Refah Partisi olarak seçimlere tek başımıza girebileceğimiz gibi aynı zamanda 3'üncü bir ittifakın omurgasını oluşturmak üzere de bir takım görüşmeler, değerlendirmeler, müzakereler yapıyoruz. Bu iki seçenekten bir tanesini uygulayabilmemiz mümkündür" dedi.
27 Ocak 2021 - 16:04 - Güncelleme: 27 Ocak 2021 - 16:06
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, partisinin Olağan İl Başkanları Toplantısı öncesinde genel merkezde basın toplantısı düzenledi. Olası erken seçim tartışmaları ve ittifak değerlendirmesi yapan Erbakan, "Biz seçime girme yeterliliğimizi en kısa süre içerisinde ve milletvekili transferleriyle değil bileğinin hakkıyla kazanan bir siyasi partiyiz. Yeniden Refah Partimiz içinde bulunduğumuz noktada Türkiye'nin en genç, en dinamik siyasi parti oluşumu, siyasi parti niteliğindedir. Teşkilatlarımızın, üyelerimizin yaş ortalaması 40'ın altındadır. Bu çok muazzam bir güçtür ve avantajdır. Bugün itibarıyla partimiz seçimlere tek başına katılıp büyük bir başarıyla çıkabilecek güce ve potansiyele heyecana sahiptir. Siyasette özellikle Türkiye siyasetinde 24 saat çok uzun bir zamandır. Bugünden yaptığınız değerlendirmelerin gelecekte çok fazla bir karşılığı olmayabilir. Dereyi görmeden paçayı sıvamamak gereklidir. Bugün itibariyle Yeniden Refah Partisi olarak seçimlere tek başımıza girebileceğimiz gibi aynı zamanda 3'üncü bir ittifakın omurgasını oluşturmak üzere de bir takım görüşmeler, değerlendirmeler, müzakereler yapıyoruz. Bu iki seçenekten bir tanesini uygulayabilmemiz mümkündür. Bu değerlendirmelerimizde en önemli mihenk taşı vatanımızın ve milletimizin selametidir, kurtuluşudur. Biz parti olarak bulunduğumuz noktada pek çok seçeneği değerlendirme pek çok alternatifi değerlendirme potansiyeline, imkanına sahibiz. Bundan dolayı inşallah önümüzdeki seçimlerin en etkin ve belirleyici partisi Yeniden Refah Partisi olacaktır" dedi.
"Amerika ve dış güçlere mahkum değiliz"
ABD'nin yeni Dışişleri Bakanı Blinken'ın Türkiye için 'sözde stratejik' açıklaması hakkında da değerlendirmede bulunan Erbakan, "Bizim yıllardan beri bir platonik aşkla bağlı olduğumuz aşkımızın aslında karşılıksız bir aşk olduğunu bir kez daha ortaya koyan Amerika'nın gerçek niyetini, gerçek yüzünü, milli görüşün 50 seneden beri söylediği gerçekleri bizzat ortaya koyan, itiraf eden gerçekler. Amerika'nın yıllardan beri Türkiye'ye uyguladığı samimiyetsiz ikiyüzlü ve hatta düşmanca tavrı nedeniyle bizim aslında Yeniden Refah Partisi olarak, Milli Görüş olarak haklılığımızı ispatlamaktadır. Bizim yıllardan beri söylediğimiz Amerika'nın Türkiye'nin bir sözde stratejik ortak olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Özellikle Blinken'in Türkiye'yi sözde stratejik ortak olarak nitelemesi son derece samimi ve dürüst açıklama olmuş. Biz zaten bunu biliyorduk. Biz de Amerika'nın bizim için bir sözde stratejik ortak olduğunu biliyorduk" şeklinde konuştu.
Amerika yönetiminden Türkiye'ye İslam alemine, mazlumlara herhangi bir hayır gelemeyeceğini belirten Erbakan, "Amerika yönetiminin arkasındaki asıl güç dünya siyonizmidir. Amerika yönetimi de dünya siyonizminin bir kuklası ve maşasından ibarettir. Bu gerçeği son 50 seneden beri haykırıyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi Amerika'da bir siyasetçinin bırakın başkan olmayı, başkan adayı olabilmesi bile dünya siyonizminin onayı olmadan mümkün değildir. İşte bu yüzden biz Amerika'ya karşı duyduğumuz karşılıksız aşktan vazgeçmeliyiz. Biz bin senelik muhteşem bir geçmişe, muazzam bir manevi mirasa ve çok önemli bir tarihi sorumluğa sahip ülke olarak Amerika ve dış güçlere mahkum değiliz. Yeniden büyük Türkiye'yi inşa etmeliyiz" diye konuştu.
"Kredi taksitlerinin en az 1 yıl ertelenmesi gereklidir"
Pandemi döneminde esnafa verilen yardımların yetersiz kaldığını, yapılan yardımlarla esnafın ayakta durmasının mümkün olmadığını söyleyen Erbakan, "Bu şartlar altında en azından esnafı kredi taksitlerinin en az 1 yıl ertelenmesi gereklidir. Kredi faizlerinin tamamı ile silinmesi veya en azından bu faizlerinin yarısının devlet tarafından karşılanması son derece önemlidir. Esnafa doğrudan nakit desteğinin artırılarak devam ettirilmesi böyle sadaka boyutunda değil ciddi nakit desteklerinin artırılarak devam ettirilmesi gereklidir. Esnafımızın doğalgaz, SSK primlerinin de en azından bir yıl ertelenmesi gerekmektedir. Eğer bunlar olmazsa esnafımızın milyonlarca esnafımızın ayakta kalması, aileleriyle beraber milyonlarca insanımızın kurtuluşa erebilmesi mümkün olmaz" ifadelerini kullandı.
Bütün restoran ve kafelerin gerekli tedbirler alınarak ve denetimler yapılarak acilen hizmete açılması gerektiğini söyleyen Erbakan, "İnsanlar Türkiye'de hepinizin bildiği gibi uçakla yan yana hatta omuz omuza seyahat ediyor. AVM'lerde her türlü alışveriş yapılıyor binlerce insan aynı çatı altında bulunuyor. Toplu taşıma araçlarında izdiham yaşanıyor. Bunların hiçbirinde sorun olmuyor ancak sıra restoranlara, kafelere gelince hayır sizi kapatacağız, aylarca kapalı kalacaksınız. Berberler, kuaförler en riskli yerler, buralar da hizmete devam ediyor. Etmesin diye söylemiyoruz ama diğer taraftan restoran ve kafelere gelince kapalı tutuluyor. Yüzbinlerce mekan sahibi ve milyonlarca çalışan mağdur ediliyor. Bu uygulama sürdürülebilir de değildir, mantıklı da değildir, adil de değildir" açıklamasında bulundu.
"Amerika ve dış güçlere mahkum değiliz"
ABD'nin yeni Dışişleri Bakanı Blinken'ın Türkiye için 'sözde stratejik' açıklaması hakkında da değerlendirmede bulunan Erbakan, "Bizim yıllardan beri bir platonik aşkla bağlı olduğumuz aşkımızın aslında karşılıksız bir aşk olduğunu bir kez daha ortaya koyan Amerika'nın gerçek niyetini, gerçek yüzünü, milli görüşün 50 seneden beri söylediği gerçekleri bizzat ortaya koyan, itiraf eden gerçekler. Amerika'nın yıllardan beri Türkiye'ye uyguladığı samimiyetsiz ikiyüzlü ve hatta düşmanca tavrı nedeniyle bizim aslında Yeniden Refah Partisi olarak, Milli Görüş olarak haklılığımızı ispatlamaktadır. Bizim yıllardan beri söylediğimiz Amerika'nın Türkiye'nin bir sözde stratejik ortak olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Özellikle Blinken'in Türkiye'yi sözde stratejik ortak olarak nitelemesi son derece samimi ve dürüst açıklama olmuş. Biz zaten bunu biliyorduk. Biz de Amerika'nın bizim için bir sözde stratejik ortak olduğunu biliyorduk" şeklinde konuştu.
Amerika yönetiminden Türkiye'ye İslam alemine, mazlumlara herhangi bir hayır gelemeyeceğini belirten Erbakan, "Amerika yönetiminin arkasındaki asıl güç dünya siyonizmidir. Amerika yönetimi de dünya siyonizminin bir kuklası ve maşasından ibarettir. Bu gerçeği son 50 seneden beri haykırıyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi Amerika'da bir siyasetçinin bırakın başkan olmayı, başkan adayı olabilmesi bile dünya siyonizminin onayı olmadan mümkün değildir. İşte bu yüzden biz Amerika'ya karşı duyduğumuz karşılıksız aşktan vazgeçmeliyiz. Biz bin senelik muhteşem bir geçmişe, muazzam bir manevi mirasa ve çok önemli bir tarihi sorumluğa sahip ülke olarak Amerika ve dış güçlere mahkum değiliz. Yeniden büyük Türkiye'yi inşa etmeliyiz" diye konuştu.
"Kredi taksitlerinin en az 1 yıl ertelenmesi gereklidir"
Pandemi döneminde esnafa verilen yardımların yetersiz kaldığını, yapılan yardımlarla esnafın ayakta durmasının mümkün olmadığını söyleyen Erbakan, "Bu şartlar altında en azından esnafı kredi taksitlerinin en az 1 yıl ertelenmesi gereklidir. Kredi faizlerinin tamamı ile silinmesi veya en azından bu faizlerinin yarısının devlet tarafından karşılanması son derece önemlidir. Esnafa doğrudan nakit desteğinin artırılarak devam ettirilmesi böyle sadaka boyutunda değil ciddi nakit desteklerinin artırılarak devam ettirilmesi gereklidir. Esnafımızın doğalgaz, SSK primlerinin de en azından bir yıl ertelenmesi gerekmektedir. Eğer bunlar olmazsa esnafımızın milyonlarca esnafımızın ayakta kalması, aileleriyle beraber milyonlarca insanımızın kurtuluşa erebilmesi mümkün olmaz" ifadelerini kullandı.
Bütün restoran ve kafelerin gerekli tedbirler alınarak ve denetimler yapılarak acilen hizmete açılması gerektiğini söyleyen Erbakan, "İnsanlar Türkiye'de hepinizin bildiği gibi uçakla yan yana hatta omuz omuza seyahat ediyor. AVM'lerde her türlü alışveriş yapılıyor binlerce insan aynı çatı altında bulunuyor. Toplu taşıma araçlarında izdiham yaşanıyor. Bunların hiçbirinde sorun olmuyor ancak sıra restoranlara, kafelere gelince hayır sizi kapatacağız, aylarca kapalı kalacaksınız. Berberler, kuaförler en riskli yerler, buralar da hizmete devam ediyor. Etmesin diye söylemiyoruz ama diğer taraftan restoran ve kafelere gelince kapalı tutuluyor. Yüzbinlerce mekan sahibi ve milyonlarca çalışan mağdur ediliyor. Bu uygulama sürdürülebilir de değildir, mantıklı da değildir, adil de değildir" açıklamasında bulundu.
YORUMLAR