İzmir Marşı ile seçim kazanan AK Partili

    AK Parti'nin İzmir'de seçim kazandığı 4 ilçeden biri olan Kınık'ta başarının mimarı Başkan Dr. Sadık Doğruer ile konuştuk. Doğruer, merak edilenleri anlattı.

    İzmir Marşı ile seçim kazanan AK Partili
    11 Mayıs 2019 - 13:30 - Güncelleme: 13 Mayıs 2019 - 08:32

    RÖPORTAJ: HASAN ÇÖLMEKÇİ

    AK Parti'nin İzmir'de seçim kazandığı 4 ilçeden biri olan Kınık'ta başarının mimarı Dr. Sadık Doğruer ile belediyenin halkın hizmetine sunduğu Sakız Adası Sosyal Tesisleri'nde bir araya geldik.İkinci kez seçilen Başykan Doğruer'le yerel seçim, partisinin genel durumu, kazanma modeli ve halkla ilişkilerdeki yöntemler konusunda içten bir söyleşi yaptık. Dr. Sadık Doğruer, güler yüzü, dobra sözüyle önemli mesajlar verdi. Bir yandan da başkan aslında “eğer benim modelim uygulansaydı, AK Parti tüm İzmir'de büyük başarı kazanırdı” demek istedi. İşte başkana sorularımız ve cevapları... Bize Dr. Sadık Doğruer'i anlatabilir misiniz? Kimdir, eğitimi nedir? Hikayesi var mıdır?1970 yılında İzmir'de doğdum. 1994 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdim.Bir yılı kadar Afyon'da görev yaptıktan sonra memleketim İzmir'e tayin oldum ve Kınık'ta tabipliğe başladım.Kınık’ta Sağlık Grup Başkanlığı, İşyeri Hekimliği ve Aile Hekimliği görevlerinde bulundum. Atandığım 1996'dan bu yana Kınık'ta yaşıyorum. 2004 yılında belediye başkan adayı olmak istedim annem onay vermedi.'Ben seni bunun için mi okuttum' dedi. Sonra 2009'da onayını alıp aday oldum ama kaybettim. 2014 yılında ise bu kez başkan seçildim. Hep doğruya doğru eğriye eğri derim. Aklıma yatmayana onay vermem.Siyasi alanda bazen 'doğruya doğru eğriye eğri' demek siyasetçiye zarar verebilir. Bu tavrınız size hiç zarar verdi mi?Aksine böyle davranmak banha hep kazandırdı. Mesele bundan önceki yerel seçimde partimin İzmir Büyükşehir adayı Binali Yıldırım idi. Meclis üyesi listelerini kontrol ederken. Yanındaki Kadın Kolları yöneticisi hanım bir isim verdi, onu listeye almamı istedi. Hemen itiraz ettim. Gerekçemi de sıraladım. 'Çok beğeniyorsanız, Kadın Kolları yönetimine alın' dedim. Binali bey dinledikten sonra 'Dr. Sadık haklı, koymayalım' dedi.kinik-sadik-dogruer5-001.jpgKınık aslında her kesimden vatandaşımızın yaşadığı bir ilçe. Anadolunun her bölgesinden göç almış. Alevi vatandaşlarımızın da yaşadığı köyler var. AK Parti'nin kaybedeceği ilçelerden biri olarak bakılıyordu. Ne dersiniz?İktidarda olan her zaman yıpranır. Ama bizim için öyle olmadı. Oylarımızı artırdık. Aslına bakarsanız bizim 24 Haziran seçimlerinde aldığımız ittifak oyları toplamı yüzde 36.5 idi. Yani karşımızda yüzde 63.5'luk bir blok vardı. Herkes bu rakamlara bakarak bizim kaybedeceğimizi sanıyordu. Ama bu seçimde aldığımız oy kaç biliyor musunuz: Yüzde 53.6. Aslında Ankara'da bazı yöneticiler tepki çeken, ortamı geren konuşmalar yapmasa yüzde 60'ları bulurdum.24 Haziran seçimlerine göre yüzde 17 gibi bir artışınız var. Bu kadar önemli orandaki yükselişe nasıl imza attınız. Ne tür bir çalışmanız oldu?Hep istatistiksel ve bilimsel çalıştım. Hedefim bize oy vermeyen yüzde 63.5'tu. Sosyal doku çalışması başlattım. Ama bu çalışmayı seçime yakın değil, bundan 2 yıly önce başlattım. Ekiplerimiz her eve üç defa gitti. Evde yaşayanlardan, ekonomik ve sosyal durumlarına, engellisinden yaşlısına, tuttuğu takımdan verdiği oya her şey soruldu. Belediyeden ne istediği, başkana söyleyecek bir sözü olup olmadığına kadar ne varsa... Önce evi, sonra sokağı, en son ilçesi için istekleri soruldu. Her gün 8-10 ev gezen ekipler ellerindeki tabletlere herşeyi işlediler. Her ev, her Kınıklı sisteme kaydoldu. Ziyaretin sonunda ekibimiz belediyeden bir hediye bıraktı. Mesela bir saat. Saatte parti amblemi yoktu. Sadece Türk Bayrağı vardı. İkinci gidişte ekiplerimiz yine sorular sordu, isteklerinin yerine getirilip gietirilmediğini öğrendi. Bunları da kaydetti. Sonra o verdiğimiz hediyenin evin bir duvarında asılı olup olmadığına baktı. Acaba bir yere asmış mıydı, yoksa kaldırıp atmış mıydı. Bize olan ilgisini görmek istiyordum. Bunların hepsi sisteme kaydedildi. Sonra “başkana bir diyeceğin var mı” diye yine sordular. Bazıları yeni isteğini bildirdi, bazıları teşekkürlerini, bazıları da selamını iletti. “Selamımı ilet o bilir” diyen olursa ne demek istediğini anlamaya başladım. Bir isteği yerine gelmemişti. Ekiplerimiz üçüncü gidişte evdeki kadınlara nereye gitmek istediğini sordu. Kimi Çanakkale, kimi Anıtkabir, kimi de Pamukkale istedi. Hepsini, yanlış duymadınız hepsini istedikleri gezilere götürdük. Bizim ilçemizde sinema yok. Her çocuğu, annesini Bergama'ya sinemaya götürdük. Şimdi ilçemize sinema da açılıyor. Her hafta bir köyde kahvaltı veriyoruz. Her hafta bir gün de sanayinin bir sokağında yemek.. Küçük gruplar halinde. Orada ne bir siyasi mesaj veriyorum, ne de uzun bir konuşma oluyor. Hoşgeldiniz, nasılsınız, afiyet olsun. O kadar. Sonra herkes yemeğini yiyip, sohbetini yapıp gidiyor. Ayrıca haftada bir gün de doktor olarak ücretsiz muayene hizmeti veriyorum. Dokunmadığım, derdini bilmediğim hemşehrim kalmadı. Takılırsam tableti açıp bakıyorum, derdi ne, isteği ne diye...kinik-sadik-dogruer6.jpgBöyle bir çalışmayla kazanmanız doğal. Ama burada CHP'ye yakın insanın çok olduğunu duydum. Onları nasıl size oy vermeye ikna ettiniz?Halkımız bana inandı. Kimseye yalan söylemedim. Ayrıca hizmeti ön plana aldım. Bergama'ya gelmeden doğalgazı ilçeme getirdim. Gençlere spor alanları yaptım. Ayrıca seçim kampanyamız boyunca her gün bir mahalle, ya da köydeydim. Dolu dolu geçti. Mitinglerde hep İzmir Marşı ile Türkiyem şarkısını çaldık. İzmir Marşı belirli bir kesimin değil hepimizin. Parti bayrakları yerine hep Türk Bayrağı kullandık. Gönüllere girmesini, insanımıza dokunmasını bildik.Peki bu formül tüm İzmir'de uygulanamaz mıydı?Uygulansa kazanılırdı. Ama bu seçimden 3-4 ay önce başlayacak bir sistem, model değil. En az 1.5-2 yıl öncesine gitmek gerek. Çünkü, insanların evine en az iki kez gidip, bilgi toplamak, isteklerini alıp yerine getirmek gerek. Hatta bazı toplantılarda benim çalışmalarım, diğer başkanlara örnek gösterildi.Sizin bir de eskiden köy olan, şimdinin mahallesi Taştepe var. Yıllardır 6 oyu geçemediniz. Hatta Cumhurbaşkanlığı seçiminde 1 oy çıktı. Şimdi durum nasıl?İlçe dışı mahallelere özel bir önem verdim. Taştepe için de özel bir çalışma içine girdik. Bu mahalle alevi vatandaşlarımızın çoğunlukta olduğu bir yerleşim yeri. İhtiyaçlarını sorduk, evlerine misafir olup dertlerini dinledik. Kadınlarla sohbet ettik. Hizmet götürdük. Bize güvendiler. Samimiyetimi gördüler. Ve belki de hayatlarında ilk kez AK Partiye oy verdiler. O mahalleden 81 oy aldık. Bu oylarda tüm Kınık'ta yükselmemizi, tekrar kazanmamızı sağladı.

    kinik-sadik-dogruer.jpg

     

    YORUMLAR

    • 0 Yorum