İzmirli Sendika Başkanı'na Erdoğan'a hakaret davası
Sağlık-Sen İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ekrem Özdemir'e "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" suçundan soruşturma açıldı.
GÜVENLİK ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN TESPİT EDİLDİ
İddianamede Güvenlik Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 21 Şubat 2022 tarihli Açık Kaynak Tespit Raporunda, Özdemir'in söz konusu paylaşımı yaptığının tespit edildiğinin belirtildiği yer aldı.
ADALET BAKANLIĞI KOVUŞTURMA İZNİ VERDİ
Özdemir hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 299/1-2. maddesinde yazılı bulunan "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" suçundan hazırlanan fezlekeye Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nden kovuşturma izni verildi. Cumhuriyet Savcısı tarafından Özdemir'in üzerine atılı bulunan suçlardan yargılanmasının yapılarak, eylemine uyan 299/1,2, 53. madde gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi kamu adına telap ve iddia eildi.
ÖZDEMİR'DEN AÇIKLAMA
Özdemir'den konuyla ilgili açıklama geldi. Özdemir şunları söyledi:
"Sağlık sen İzmir’de 7 yıldır şube başkanlığı yürütüyorum. Tabi ki sevenimiz olduğu kadar sevmeyenlerimizde var. İşimize devam ederken atmış olduğum tweetin ekran görüntüsünü alan bazı aymazlar, bunu sosyal medyada şahsımı Sayın Cumhurbaşkanımıza hakaret etmiş diye servis ettiğinden dolayı bu açıklamayı yapmam hasıl olmuştur. Daha sonrada bu davaya dönüşmüştür.
Bu haberleri servis edenlerin sendikamızda barınamayan ve atılan kişiler olduğunu da biliyoruz.
Aralık 2021 tarihinde Meclisten geçen düzenleme ile tüm sağlık çalışanlarına hak beklerken sadece hekimlere 2500 ile 5000 lira arasında maaş artışı ve emekliliklerine yansıyan düzenleme yapıldığını öğrendik.
Bu duruma gerçekten üzüldük, çünkü sağlık bir ekip işiydi. Bu covid mücadelesinde şehit olanlar sadece bir meslek grubu olmadığına göre, her meslek gruplarından şehitler verdiğimize göre, sağlık ekip içinde çalışılıp hayat kurtardığına göre, sağlıkta çalışanlar arasında ayrımcılık kesinlikle kabul edilemezdi.
Biz bu olayda ayrımcılığa ahmaklık dedik, cumhurbaşkanımıza söylememiz kesinlikle mümkün değildir.
Burada sağlık çalışanları arasında ayrım yapılarak büyük bir haksızlığa neden olacak ve iş barışını bozacak bir düzenleme yapılması yönünde Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Sağlık Bakanımıza görüş bildiren bürokrasiyi Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Sayın Sağlık Bakanımıza şikayet etme kastım söz konusudur.
Aslında sağlık çalışanları nezdinde böyle bir uygulamanın Sayın Cumhurbaşkanımıza da zarar verebileceği düşüncesi ile bunu öneren bürokrasinin müjde adı altında bu uygulamayı nasıl önerebildiğinin de şaşkınlığı ve şoku da söz konusudur.
Ancak yukarıda da belirttiğim gibi yanlış anlaşılmalara sebebiyet vereceğini anladığım anda bahse konu paylaşımı derhal sildim. Asla suç işleme kastım bulunmamaktadır. Yani etiketleme sebebim bu düzenlemeyi öneren bürokrasiyi Cumhurbaşkanımıza ve bakana şikayet etmekti.
Çünkü düzenlemeyi hazırlayan öneren müjde diye söyleten bürokrasidir.
Sahsım ve sağlık sen şube başkanı olarak bu güne kadar devletimin milletimin yanında, milletimizin yanında duranların yanında dimdik durdum ve bundan sonrada durmaya devam edeceğim.
Sendika başkanı olarak Türkiye’nin tarihi dönüşümüne tanıklık eden birisi olarak bu güne kadar ülkemizin zor dönemlerinde, ülkemizin zor dönemler geçirdiği her günde, elimi taşın altına koyduk.
Ülkemizin terörle diz çöktürmeye çalıştırıldığı durumlarda, hendek olaylarında ve tüm zamanlarında bu ülkeye terörle ve veya başka yollarla diz çöktürülemeyeceğini söyleyenlerdenim.
Bu güne kadar vesayetin son bulması açısından çift başlılığı önleme adına Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini desteklemiş ve bununla alakalı hem programlar hem de basın yoluyla bunu deklare ettim.
Ülkemizin hain darbe girişimi olduğu gece, daha Cumhurbaşkanımız açıklamadan genel merkezimizle birlikte sosyal medyadan üyelerimizi alanlara çağırdım ve tüm üyelerimize mesaj çekerek alanlarda olmasını bu darbe girişimine karşı gelinmesini milletin üstünde hiçbir gücün olmayacağını deklare ettim.
Yine 30 gün süren nöbetlerde alanlarda olmaya ve üyelerimizin de alanlarda olması için mücadele ettim. 15 Temmuz’un yıl dönemlerinde de alanlardaydık ve olmaya da devem edeceğiz.
Daha bu olaylardan bir hafta öncesi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın İzmir’de deprem konut teslim töreninde tüm teşkilatımızla Bayraklı’daydık.
Ülkemize karşı oynanan tüm zamanlarda; gezi olayları, 17-25 Aralık kalkışması, 15 temmuz hain fetö darbesi, terör olaylarında ve en son kur dalgalanmaları sebebiyle ülkemize saldırılar karşısında her daim devletimin yanında oldum ve bundan sonrada olmaya devam edeceğim.
Onun için bizim devletimize, milletimize, Sayın Cumhurbaşkanımıza sevgimiz bir tweetle ölçülemez.
Bizler görevimizin başındayken üyelerin hak ve menfaatlerini ararken, aynı zamanda da ülkemizin geleceği içinde dertleniyor, geleceğimiz adına çalışmalar yapıyor ve ülkemizin refah ve ekonomik düzeye ulaşması adına milletimizle beraber sağ duyu ile hareket ediyoruz.
Ülkemizin geleceği noktasında insiyatif alma sürecinde en zor sartlarda en zor dönemlerde ülkemizin zor dönemler geçirdiği tüm günlerde elimizi taşın altına koyduk ve koymaya da devam edeceğiz.
Bu sendikanın kurucu Genel Başkanı Rahmetli Akif inan ağabeyimiz diyor ki; Sendikacılık çağı kurtarmanın eylemidir. Sendikacılık ülkeyi yeniden inşa edecek erdemliler hareketidir diyor. İşte Memur sen ve sağlık sen teşkilatı olarak bu erdemli yolculukta milletin yanında duruş sergilemeye, mazlumların yanında duruş sergilemeye, zalimlerin karşısında duruş sergilemeye taviz vermeden bu ülkeyi geleceğe taşımak için, bu yolculukta devletimizin ve milletimizin yanında olmaya devam edeceğim"
YORUMLAR