• Reklam

'Kabuklu deniz ürünleri helal mi' açıklaması

Kabuklu deniz ürünlerinin Şafii mezhebinde helal olduğunu belirten Nihat Hatipoğlu, Hanefi mezhebinde olan birinin de Şafii mezhebini taklit edebileceğini söyledi.

'Kabuklu deniz ürünleri helal mi' açıklaması
06 Eylül 2021 - 11:32

Türkiye'de Diyanet'in kabuklu deniz ürünleri fetvası, kamuoyunun gündemine oturdu...

Diyanet, denizden her çıkan canlının yenmesinin helal olmadığını; yengeç, ıstakoz, karides, kalamar, midye ve kurbağa gibi deniz ürünlerinin tüketilmemesi gerektiğine dikkat çekerek bu konuda bir fetva yayınlamıştı.

Diyanet, bu fetvasını mezhepler üzerinden verirken; kabuklu deniz hayvanlarının Şafii, Maliki ve Hanbeli mezheplerine göre caiz, Hanefi mezhebine göre ise haram olduğunu belirtti.

Diyanet'in bu görüşü üzerine başlatılan tartışmalara Gaziantep İslam Bilim Teknoloji Üniversitesi (GİBTÜ) Rektörü Nihat Hatipoğlu da dahil oldu.

Hatipoğlu, "Denizde yaşayan her canlının yenilmesi helal mi?" sorusuna  açıklık getirerek şu ifadeleri kullandı;

"AYETLERE GÖRE BİR AYRIM YOK"

"Bu konuda Kur'an-ı Kerim ve hadislere bakmalıyız.

Öncelikle Kur'an-ı Kerim'e bakalım. Maide Suresi'nin 96. ayeti şöyle buyuruyor: 'Kendinize, yolculara geçimlik olmak üzere sularda avlanmak ve onu yemek size helal kılınmıştır.' Ayet hacdaki ihram yasaklarıyla ilgili olsa da bir prensip ortaya koyuyor ve suda avlanmak ile oradaki avları yemek meşru kılınıyor. Konuyla ilgili başka bir ayet ise Fatır Suresi'nin 12. ayetidir. Bu ayet ise şöyledir: 'Şu iki çeşit su kütlesi birbirine eşit olmaz. Birisi tatlıdır, susuzluğu giderir ve içimi güzeldir. Ötekisi ise tuzlu ve acıdır. İkisinden de taze et yersiniz...' Bu ayette ise tatlı ve tuzlu sulardaki balıkların -ürünlerin- yenilebileceği belirtiliyor. Hz. Peygamber bu hususta şöyle buyuruyor: 'Denizin suyu temiz, ölüsü ise helaldir' (Ebu Davud, 41). Bu ayetler ve hadis bize deniz ürünlerinin avlanıp yenilebileceğini öğretiyor.

ŞAFİİLERE GÖRE CAİZ

Şafiiler ise bu konuda şöyle der: Denizde yaşayıp da dışarı çıktığında kısa sürede ölen deniz ürünlerinin şekline ve yapısına bakılmaz. Midye ve benzeri ürünleri yemekte bir sakınca yoktur. Fakat esas itibarıyla denizde yaşamakla beraber karada yaşayan deniz ürünlerinin durumu farklıdır. Bu hayvanlar için ise, onların benzeri olup karada yaşayan hayvanların durumuna bakarız. Eğer boğazlanarak yenmesi helal kılınmış hayvanlara benziyorlarsa yenilmeleri helaldir. Aksi durumda helal olmaz. Şafiiler bu nedenle yengeç, kurbağa gibi hayvanların etinin yenmesine sıcak bakmaz. Özetleyecek olursak: Şafiiler, 'Midye, kalamar gibi hayvanların eti yenir' derler. Hanefiler dışında kalan üç mezhebin hukukçuları, denizdeki bütün ürünlerin tüketilebileceği kanaatindedirler.

HANEFİLER, ŞAFİİLERİ TAKLİT EDİP YİYEBİLİR

Mesela, domuz etinin haramlığı konusunda hiçbir İslam âlimi tereddüt etmemiştir. İçtihatla haram sayılan ile kesin nasla haram kılınan arasında büyük bir fark vardır. Bunu göz önünde bulunduralım. Bu nedenle de bir Hanefi, deniz ürünlerini tüketme konusunda Şafii'yi taklit ettiğinde bunda bir sakınca olmayacaktır. Şafii, Maliki ve Hanbelilere göre deniz ürünlerinin tümünün (midye gibi ürünler de dahil) tüketilmesi caizdir. Hanefilere göre ise deniz ürünlerinden balık eti tüketilebilir."

YORUMLAR

  • 0 Yorum