Moda endüstrisi yeşil mutabakata hazırlanıyor
Avrupa Birliği (AB) Yeşil Mutabakatı çerçevesinde Avrupa Birliği, 2050 yılında sıfır karbon salınımı hedefliyor. İhracatının yaklaşık yüzde 70'ini AB ülkelerine yapan Türk moda endüstrisi, sürdürülebilirlik ile ilgili projelerini hızlandırdı.
20 Haziran 2021 - 14:51 - Güncelleme: 20 Haziran 2021 - 14:52
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, AB Yeşil Mutabakatı çerçevesinde sürdürülebilirlik ile ilgili projelerini hızlandırıyor. Sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmaların tercih değil zorunluluk haline geldiğine işaret eden EHKİB Başkanı Burak Sertbaş, birlik olarak Ticaret Bakanlığının desteklediği "Hazır Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi URGE Projesi" kapsamında 12 firmaya "Çevresel Sürdürülebilirlik Danışmanlığı" olanağı sunduklarını dile getirdi. Özellikle gelişmiş pazarlarda faaliyet gösteren markalar ve müşterilerin konuya özel bir önem verdiğine vurgu yapan Sertbaş, "Sürdürülebilirlik önümüzdeki dönemde tüm müşterilerin ve markaların öncelikli gündem maddesi olacak. Hazır Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi Projesi Çevresel Sürdürülebilirlik Danışmanlığı faaliyeti ile firmalarımızın bu konuda teknik açıdan daha yeterli olmalarını ve Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı başta olmak üzere önümüzdeki dönemde sektörün dinamiklerini etkileyecek çerçeve koşullara hazırlıklı olmalarını sağlamayı amaçlıyoruz. Projemizin bu modülünün bir çıktısı olarak Ege Bölgesinde hazır giyim sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızın çevre ve sürdürülebilirlik ile ilgili ihtiyaçlarına yanıt vermek üzere Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği bünyesinde bir çevre mühendisi istihdam edeceğiz. Bu sayede sahada firmalarımıza daha etkili hizmet sunmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
"Diğer birliklere örnek olduk"
Projeye katılan firmalardan aldıkları geri dönüşler sonrasında çok doğru zamanda ve doğru içerikte bir proje olduğunu gördüklerinin altını çizen EHKİB Başkanı Sertbaş, "Sürdürülebilirlik" başlıklı URGE projelerinin Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) bünyesindeki dört birliğine ilham kaynağı olduğunu dillendirdi. Sertbaş, "Ege İhracatçı Birlikleri olarak son 3 yıldır tüm projelerimizin ana ekseninde sürdürülebilirlik ve inovasyon var. Çevreye duyarlı üretmek ve ihracat yapmak için EİB bünyesindeki dört ihracatçı birliğimiz 'Sürdürülebilirlik' başlıklı yeni URGE projelerini başlatıyorlar. Ege Bölgesindeki firmalarımızın sürdürülebilirlik karneleri çıkarılacak. Bu süreçte lider olduğumuz için ayrıca gurur duyuyoruz. Sürdürülebilirlik ile ilgili projelerimiz bundan sonraki dönemde de devam edecek. URGE projemiz kapsamında bundan sonraki çalışmamız enerji verimliliği eksenli olacak" dedi.
"Karbon salınımımızı nötrlemek için 5 bin ağaç dikeceğiz"
Danışmanlık faaliyeti kapsamında projede yer alan 12 hazır giyim firmasına "Çevre Mevzuatı Kapsamında Yasal Gerekliliklerin Tespit Edilmesi", "Çevresel Boyutların Etki Değerlendirmesinin Yapılması", "Çevresel Risk ve Fırsat Analizinin Yapılması", "ISO 14064-1 Sera Gazı Emisyonlarının ve Uzaklaştırmalarının Kuruluş Seviyesinde Hesaplanmasına ve Rapor Edilmesine Dair Kılavuz ve Özellikler", "Standartlarına Uygun Olarak Sera Gazı Emisyonları Envanteri / Karbon Ayak İzinin ve Karbon Nötr Hesaplamasının Yapılması" başlıklarında danışmanlık verildiğini ifade eden Sertbaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Projeye başlarken firmalarımızda sürdürülebilirlik ile ilgili farkındalık ile proje sonrasındaki farkındalık arasındaki büyük fark ne denli doğru bir adım attığımızı ortaya koydu. Projede yer alan 12 firmamızın 2020 yılı faaliyetleri kaynaklı sera gazı emisyonu toplamı 1585 tCO2 ediyor. 2020 yılı karbon nötr olmak için dikilmesi gereken ağaç sayısı 3 bin 859 adet. Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği olarak bu sayının üzerinde ağaç dikimi için firmalarımıza öncü olacağız. Hedefimiz Birlik ve üyelerimizin katılımıyla 5 bin ağaç dikmek."
"Atıklarımızın neler olduğunu öğrendik"
EHKİB'in "Hazır Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi URGE Projesi" kapsamında "Çevresel Sürdürülebilirlik Danışmanlığı" alan firmalardan Tayra Tekstil'in genel müdürü Ertan Aslan, danışmanlık hizmeti sonrasında öncelikle şirketlerinde çevresel sürdürülebilirlik kültürünü oluşturmaya başladıklarını dile getirdi. "Atıklarımızın neler olduğunu öğrendik" diyen Aslan, "Önceden sadece kırpıntı, naylon/poşet ve kağıt/karton atıklarını ayrıştırıyorduk ama gördük ki o kadar çok ayrıştırmamız gereken tehlikeli ve tehlikesiz atığımız olduğunu öğrendik ve ayrı ayrı atık istasyonları oluşturduk. Çalışanlarımıza eğitim verdik ve artık hepimiz hangi atığı nereye atmamız gerektiğini biliyoruz. İsraf etmememiz gerektiğini daha iyi anladık. Bunları Tayra olarak yapmazsak doğal kaynaklarımızı tüketeceğimizin bilincindeyiz. Atığın aslında bir kaynak olduğunu öğrendik, çevresel duyarlılığımız arttı. Atıkları nasıl ayrıştırmalıyız, nasıl toplamalıyız, nasıl lisanslı atık firmalarına ulaşmalıyız onları öğrendik. Resmi portalları ve neleri ne zaman beyanlar yapmalıyız, çevre mevzuatının neresindeyiz onları öğrendik. Kolektif bilincimiz arttı. Çalışanlarımızın Tayra'ya olan aidiyet duygusu arttı. Enerji tasarrufu yapmanın mali boyutunun yanı sıra çevre boyutuna da olumlu etkisi olduğunu öğrendik. Bu konuda da çalışanlarımıza eğitimler vermeye başladık" ifadelerini kullandı.
"Yeşil fabrika oluyoruz"
Çevre konularının dokümantasyon yapısının önemini, tüm yapılan çalışmaların çevresel sürdürülebilirlik sürecinin temeli olduğunu ve bunu sürekli geliştirmek gerektiğini öğrendiklerini dile getiren Aslan, şöyle konuştu:
"Müşteri boyutunda ise müşterilerin neyi niçin istediğini ve nasıl hazırlanmamız gerektiğini daha iyi anladık. Müşterilerimizi daha iyi neler sunabiliriz onları görmeye başladık. Yeni yatırımlarımız da çevresel boyuta daha çok değerlendirmeye başladık. Yeni yatırımlarımızda çevresel boyutlarını daha bilinçli değerlendirmeye başladık. Tüm yaptığımız çalışmalarımızı 'Yeşil fabrika oluyoruz' diye sosyal medyada hesaplarımız da başlamaya ve müşterilerimize sunmaya başladık. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız emekleme aşamasından ayağa kalkıp bilinçli adımlar atmaya başladık."
"Çevresel faaliyetleri sistematik yönetme yetisi kazandık"
İya Tekstil İş Geliştirme Uzmanı Elif Çetin ise EHKİB'in danışmanlık projesi öncesinde İya Tekstil olarak çevresel konuları yönettiklerinin, proje sayesinde çevresel faaliyetleri bir süreç mantığı ile sistematik olarak bütünsel yönetmeyi öğrendiklerinin altını çizdi. Dokümantasyon yönetiminin çok önemli olduğunu, çevresel hangi parametreleri izlemeleri gerektiğini, çevresel boyutlarının neler olduğunu ve etkilerinin neler olduğunu öğrendiklerine vurgu yapan Çetin, "Çalışanlarımıza da farkındalık kazandırmak için eğitimler vermeye başladık, bizler eğitimler aldık. Çevresel resmi konularımızı biliyorduk ama detaylardaki konularımızı netleştirdik. İklim değişikliğine olan etkilerimizi, bunlar için bizlerin neler yapabileceğini öğrendik. Çevresel sürdürülebilirlik bilinci aşılanmış oldu. Çevresel risk ve fırsatlarımız belirlendi, 2020 yılına ait faaliyetlerimizden kaynaklı sera gazı salımımızı, buna istinaden karbon nötr olmak için kaç ağaç dikmemiz gerektiğiyle karşı karşıya kaldık" dedi.
"Diğer birliklere örnek olduk"
Projeye katılan firmalardan aldıkları geri dönüşler sonrasında çok doğru zamanda ve doğru içerikte bir proje olduğunu gördüklerinin altını çizen EHKİB Başkanı Sertbaş, "Sürdürülebilirlik" başlıklı URGE projelerinin Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) bünyesindeki dört birliğine ilham kaynağı olduğunu dillendirdi. Sertbaş, "Ege İhracatçı Birlikleri olarak son 3 yıldır tüm projelerimizin ana ekseninde sürdürülebilirlik ve inovasyon var. Çevreye duyarlı üretmek ve ihracat yapmak için EİB bünyesindeki dört ihracatçı birliğimiz 'Sürdürülebilirlik' başlıklı yeni URGE projelerini başlatıyorlar. Ege Bölgesindeki firmalarımızın sürdürülebilirlik karneleri çıkarılacak. Bu süreçte lider olduğumuz için ayrıca gurur duyuyoruz. Sürdürülebilirlik ile ilgili projelerimiz bundan sonraki dönemde de devam edecek. URGE projemiz kapsamında bundan sonraki çalışmamız enerji verimliliği eksenli olacak" dedi.
"Karbon salınımımızı nötrlemek için 5 bin ağaç dikeceğiz"
Danışmanlık faaliyeti kapsamında projede yer alan 12 hazır giyim firmasına "Çevre Mevzuatı Kapsamında Yasal Gerekliliklerin Tespit Edilmesi", "Çevresel Boyutların Etki Değerlendirmesinin Yapılması", "Çevresel Risk ve Fırsat Analizinin Yapılması", "ISO 14064-1 Sera Gazı Emisyonlarının ve Uzaklaştırmalarının Kuruluş Seviyesinde Hesaplanmasına ve Rapor Edilmesine Dair Kılavuz ve Özellikler", "Standartlarına Uygun Olarak Sera Gazı Emisyonları Envanteri / Karbon Ayak İzinin ve Karbon Nötr Hesaplamasının Yapılması" başlıklarında danışmanlık verildiğini ifade eden Sertbaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Projeye başlarken firmalarımızda sürdürülebilirlik ile ilgili farkındalık ile proje sonrasındaki farkındalık arasındaki büyük fark ne denli doğru bir adım attığımızı ortaya koydu. Projede yer alan 12 firmamızın 2020 yılı faaliyetleri kaynaklı sera gazı emisyonu toplamı 1585 tCO2 ediyor. 2020 yılı karbon nötr olmak için dikilmesi gereken ağaç sayısı 3 bin 859 adet. Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği olarak bu sayının üzerinde ağaç dikimi için firmalarımıza öncü olacağız. Hedefimiz Birlik ve üyelerimizin katılımıyla 5 bin ağaç dikmek."
"Atıklarımızın neler olduğunu öğrendik"
EHKİB'in "Hazır Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi URGE Projesi" kapsamında "Çevresel Sürdürülebilirlik Danışmanlığı" alan firmalardan Tayra Tekstil'in genel müdürü Ertan Aslan, danışmanlık hizmeti sonrasında öncelikle şirketlerinde çevresel sürdürülebilirlik kültürünü oluşturmaya başladıklarını dile getirdi. "Atıklarımızın neler olduğunu öğrendik" diyen Aslan, "Önceden sadece kırpıntı, naylon/poşet ve kağıt/karton atıklarını ayrıştırıyorduk ama gördük ki o kadar çok ayrıştırmamız gereken tehlikeli ve tehlikesiz atığımız olduğunu öğrendik ve ayrı ayrı atık istasyonları oluşturduk. Çalışanlarımıza eğitim verdik ve artık hepimiz hangi atığı nereye atmamız gerektiğini biliyoruz. İsraf etmememiz gerektiğini daha iyi anladık. Bunları Tayra olarak yapmazsak doğal kaynaklarımızı tüketeceğimizin bilincindeyiz. Atığın aslında bir kaynak olduğunu öğrendik, çevresel duyarlılığımız arttı. Atıkları nasıl ayrıştırmalıyız, nasıl toplamalıyız, nasıl lisanslı atık firmalarına ulaşmalıyız onları öğrendik. Resmi portalları ve neleri ne zaman beyanlar yapmalıyız, çevre mevzuatının neresindeyiz onları öğrendik. Kolektif bilincimiz arttı. Çalışanlarımızın Tayra'ya olan aidiyet duygusu arttı. Enerji tasarrufu yapmanın mali boyutunun yanı sıra çevre boyutuna da olumlu etkisi olduğunu öğrendik. Bu konuda da çalışanlarımıza eğitimler vermeye başladık" ifadelerini kullandı.
"Yeşil fabrika oluyoruz"
Çevre konularının dokümantasyon yapısının önemini, tüm yapılan çalışmaların çevresel sürdürülebilirlik sürecinin temeli olduğunu ve bunu sürekli geliştirmek gerektiğini öğrendiklerini dile getiren Aslan, şöyle konuştu:
"Müşteri boyutunda ise müşterilerin neyi niçin istediğini ve nasıl hazırlanmamız gerektiğini daha iyi anladık. Müşterilerimizi daha iyi neler sunabiliriz onları görmeye başladık. Yeni yatırımlarımız da çevresel boyuta daha çok değerlendirmeye başladık. Yeni yatırımlarımızda çevresel boyutlarını daha bilinçli değerlendirmeye başladık. Tüm yaptığımız çalışmalarımızı 'Yeşil fabrika oluyoruz' diye sosyal medyada hesaplarımız da başlamaya ve müşterilerimize sunmaya başladık. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız emekleme aşamasından ayağa kalkıp bilinçli adımlar atmaya başladık."
"Çevresel faaliyetleri sistematik yönetme yetisi kazandık"
İya Tekstil İş Geliştirme Uzmanı Elif Çetin ise EHKİB'in danışmanlık projesi öncesinde İya Tekstil olarak çevresel konuları yönettiklerinin, proje sayesinde çevresel faaliyetleri bir süreç mantığı ile sistematik olarak bütünsel yönetmeyi öğrendiklerinin altını çizdi. Dokümantasyon yönetiminin çok önemli olduğunu, çevresel hangi parametreleri izlemeleri gerektiğini, çevresel boyutlarının neler olduğunu ve etkilerinin neler olduğunu öğrendiklerine vurgu yapan Çetin, "Çalışanlarımıza da farkındalık kazandırmak için eğitimler vermeye başladık, bizler eğitimler aldık. Çevresel resmi konularımızı biliyorduk ama detaylardaki konularımızı netleştirdik. İklim değişikliğine olan etkilerimizi, bunlar için bizlerin neler yapabileceğini öğrendik. Çevresel sürdürülebilirlik bilinci aşılanmış oldu. Çevresel risk ve fırsatlarımız belirlendi, 2020 yılına ait faaliyetlerimizden kaynaklı sera gazı salımımızı, buna istinaden karbon nötr olmak için kaç ağaç dikmemiz gerektiğiyle karşı karşıya kaldık" dedi.
YORUMLAR