Organik zeytinyağının 'altın' markası: Aliolive
İtalya, ABD, Arjantin, İngiltere ve Japonya gibi birçok ülkeden ödüller alan, Anatolian Uluslararası Zeytinyağı Yarışması'nda Organik Kategorisi'nde altın madalya alan Aliolive markasının sahibi Ali Köse, başarılarının sırrını anlattı. Tamamen organik üretim yaptıklarını ve bu konuda profesyonel danışmanlık aldıklarını belirten Köse, dünya markası olmak için çalışmalar yaptıklarını belirtti.
09 Eylül 2021 - 11:11
Manisa’nın Soma ilçesinde üretim yapan Aliolive patronu Ali Köse, markaya adını veren bir girişimci. Asırlık zeytin ağaçlarından üretilmiş kalitede ve aromasıyla tescillenmiş lezzetin saf damlası olan zeytinyağları yurt içi ve yurt dışında büyük ilgi görüyor. Soma zeytinyağının tanınırlığının artırılması amacıyla çaba gösteren ilçenin bütün kurumları, son dört senedir ulusal ve uluslararası ödüllerle bu emeğin karşılığını alıyor..
Ali Köse, Aliolive Organik Sızma Zeytinyağı’nın hikayesini şöyle anlattı:
“Nesiller boyu ailemize kucak açmış zeytin bahçemize ilaveten, 2005 yılında zeytine olan büyük tutkum sonucu her birini ellerimle diktiğim zeytinliğimiz var. Damlama sulama yöntemi ile beslenen zeytin fidanlarımıza kimyasallar ve zirai ilaçlar vermiyoruz. Zeytin bizim tarihimizde, kültürümüzde ve dinimizde olduğu gibi diğer birçok coğrafyada oldukça büyük öneme sahiptir. Dolayısıyla biz de hem bir üretici, hem de zeytin aşığı olarak yaratıcının bizlere sunduğu bu kutsal yiyeceği en doğal en lezzetli haliyle tüketiciye ulaştırmak için bir mücadeleye girdik. Bugün zeytinyağı üretiminde sürdürülebilir ve organik tarım esaslarını benimseyen, araştıran, geliştiren, insan sağlığı için en faydalı zeytinyağını üretmeyi hedefledik.”
Köse, işlerini kendisi gibi zeytin aşığı 4 kızının devam ettirdiğini belirtti. Bu sayede markalaşma fikri ile bir sonraki aşamaya geçtiklerini belirten Ali Köse, “Yıllardır üretimini yaptığımız ve her geçen gün kaliteli üretimi için canla başla çalıştığımız bu zeytinyağına marka adı olarak benim adımı verdiler. Aliolive markası ile ülkemize ve dünyaya tanıtıma başladılar. Markamızın kuruluşunun ilk yılı olan 2020’de İtalya ve Londra’da düzenlenen uluslararası zeytinyağı yarışmalarından Gümüş madalyaya layık görüldük. Bu gelişme, kaliteli bir üretim için verdiğimiz emeklerin karşılığını görmek adına bizi ne kadar sevindirdiyse, bulunduğumuz coğrafyada, Soma’mızda, dünyanın önde gelen zeytinyağı üreticileri ile yarışacak nitelikte zeytinyağı üretilebileceğini görmek adına da oldukça sevindirici oldu” dedi.
Uluslararası zeytinyağı tadımcısı Birsen Can Pehlivan’ın girişimiyle bu yıl ilk kez düzenlenen Anatolian Uluslararası Zeytinyağı Kalite Yarışması’nda organik kategorisinde altın madalya aldıklarını dile getiren Köse şöyle devam etti:
“Anatolian IOOC, dünya genelinde her yıl düzenlenen ünlü zeytinyağı kalite yarışmalarının Türkiye ayağı idi ve birçok farklı ülkeden tadıma değer görülen 250’den fazla zeytinyağı markası yarıştı. 7 farklı ülkeden 17 jüri üyesi, dünyanın en iyi zeytinyağını belirlemek için tadım yaptı. Bu yarışmalarda herhangi bir şaibeye yer vermemek için her numuneye ayrı bir kod verilir ve yağlar jürinin önüne markası belli olmayacak şekilde çıkarılır. Kör tadım adı verilen bu yöntemle öncelikle duyusal bir kusur olup olmadığına bakılır ve daha sonra kalitesine göre altın, gümüş ve bronz olarak nitelendirilir. Edremit’te düzenlenen yarışmanın ödül töreninde İtalyan Oleolog ve yarışmanın panel lideri Dr. Antonio Giuseppe Lauro konuşmasında Türkiye’de çok iyi kalitede ve çok zengin aromalarda zeytinyağının olmasına rağmen Türk zeytinyağının halen dünya genelinde bilinmediği ve hakettiği değeri görmediğini dile getirdi. Bu yıl Türkiye’de böyle bir yarışmanın düzenlenmiş olması asırlardır
kültürümüze ve damak tadımızın ayrılmaz parçası zeytinyağımızı dünyaya tanıtmak için çok önemli bir başlangıç adımıydı. Biz de öncelikle bu yarışmanın kurucusu ve başkanı Birsen Can Pehlivan´a bu yolda sarfettiği tüm gayreti ve emekleri için teşekkür ediyor ve bu güzel organizasyonda altın madalya ile taçlandırılmış olmaktan gurur ve mutluluk duyuyoruz. Dileğimiz ülkemizde zeytinyağı gibi bir sağlık iksirinin tüketiminin yaygınlaşması, değerinin bilinmesi ve yerel üreticilerin desteklenmesi ve bu tür organizasyonların artmasıdır.”
Ali Köse, Aliolive Organik Sızma Zeytinyağı’nın hikayesini şöyle anlattı:
“Nesiller boyu ailemize kucak açmış zeytin bahçemize ilaveten, 2005 yılında zeytine olan büyük tutkum sonucu her birini ellerimle diktiğim zeytinliğimiz var. Damlama sulama yöntemi ile beslenen zeytin fidanlarımıza kimyasallar ve zirai ilaçlar vermiyoruz. Zeytin bizim tarihimizde, kültürümüzde ve dinimizde olduğu gibi diğer birçok coğrafyada oldukça büyük öneme sahiptir. Dolayısıyla biz de hem bir üretici, hem de zeytin aşığı olarak yaratıcının bizlere sunduğu bu kutsal yiyeceği en doğal en lezzetli haliyle tüketiciye ulaştırmak için bir mücadeleye girdik. Bugün zeytinyağı üretiminde sürdürülebilir ve organik tarım esaslarını benimseyen, araştıran, geliştiren, insan sağlığı için en faydalı zeytinyağını üretmeyi hedefledik.”
Köse, işlerini kendisi gibi zeytin aşığı 4 kızının devam ettirdiğini belirtti. Bu sayede markalaşma fikri ile bir sonraki aşamaya geçtiklerini belirten Ali Köse, “Yıllardır üretimini yaptığımız ve her geçen gün kaliteli üretimi için canla başla çalıştığımız bu zeytinyağına marka adı olarak benim adımı verdiler. Aliolive markası ile ülkemize ve dünyaya tanıtıma başladılar. Markamızın kuruluşunun ilk yılı olan 2020’de İtalya ve Londra’da düzenlenen uluslararası zeytinyağı yarışmalarından Gümüş madalyaya layık görüldük. Bu gelişme, kaliteli bir üretim için verdiğimiz emeklerin karşılığını görmek adına bizi ne kadar sevindirdiyse, bulunduğumuz coğrafyada, Soma’mızda, dünyanın önde gelen zeytinyağı üreticileri ile yarışacak nitelikte zeytinyağı üretilebileceğini görmek adına da oldukça sevindirici oldu” dedi.
Uluslararası zeytinyağı tadımcısı Birsen Can Pehlivan’ın girişimiyle bu yıl ilk kez düzenlenen Anatolian Uluslararası Zeytinyağı Kalite Yarışması’nda organik kategorisinde altın madalya aldıklarını dile getiren Köse şöyle devam etti:
“Anatolian IOOC, dünya genelinde her yıl düzenlenen ünlü zeytinyağı kalite yarışmalarının Türkiye ayağı idi ve birçok farklı ülkeden tadıma değer görülen 250’den fazla zeytinyağı markası yarıştı. 7 farklı ülkeden 17 jüri üyesi, dünyanın en iyi zeytinyağını belirlemek için tadım yaptı. Bu yarışmalarda herhangi bir şaibeye yer vermemek için her numuneye ayrı bir kod verilir ve yağlar jürinin önüne markası belli olmayacak şekilde çıkarılır. Kör tadım adı verilen bu yöntemle öncelikle duyusal bir kusur olup olmadığına bakılır ve daha sonra kalitesine göre altın, gümüş ve bronz olarak nitelendirilir. Edremit’te düzenlenen yarışmanın ödül töreninde İtalyan Oleolog ve yarışmanın panel lideri Dr. Antonio Giuseppe Lauro konuşmasında Türkiye’de çok iyi kalitede ve çok zengin aromalarda zeytinyağının olmasına rağmen Türk zeytinyağının halen dünya genelinde bilinmediği ve hakettiği değeri görmediğini dile getirdi. Bu yıl Türkiye’de böyle bir yarışmanın düzenlenmiş olması asırlardır
kültürümüze ve damak tadımızın ayrılmaz parçası zeytinyağımızı dünyaya tanıtmak için çok önemli bir başlangıç adımıydı. Biz de öncelikle bu yarışmanın kurucusu ve başkanı Birsen Can Pehlivan´a bu yolda sarfettiği tüm gayreti ve emekleri için teşekkür ediyor ve bu güzel organizasyonda altın madalya ile taçlandırılmış olmaktan gurur ve mutluluk duyuyoruz. Dileğimiz ülkemizde zeytinyağı gibi bir sağlık iksirinin tüketiminin yaygınlaşması, değerinin bilinmesi ve yerel üreticilerin desteklenmesi ve bu tür organizasyonların artmasıdır.”
YORUMLAR