Seferihisar'da 200 yıllık anıt zeytin ağaçları kesildi

İzmir’in Seferihisar ilçesine bağlı Orhanlı köyünde yapılması planlanan jeotermal enerji santrali (JES) projesi için bölgedeki asırlık zeytin ağaçlarının kesilmesi köylüler tarafından protesto edildi. JES projesine karşı dava açan köy halkı, mahkeme tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararına rağmen usulsüzce çalışmalarına devam ederek asırlık zeytin ağaçlarını kesen şirkete tepkili. Kesilen zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgede bir araya gelen Orhanlı köylüleri, eylem yaparak kıyımı protesto etti. Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Hasan Tahsin Akçil, zeytincilikle geçinen bir köy olduklarını belirterek, “Atalarımızdan, ninelerimizden emanet aldığımız zeytin ağaçlarımızı koruyarak çocuklarımıza emanet etmek için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Zeytin ağaçlarımızın, yaşam alanımızın jeotermal santral tarafından yok edilmesine asla izin vermeyeceğiz” diye konuştu. 

İzmir’i Seferihisar ilçesinde yüzlerce yıllık zeytin ağaçlarıyla dolu bir vadide bulunan Orhanlı köyü, jeotermal enerji santrali (JES) projelerinin tehdidi altında. Geçimini zeytincilikle sağlayan yöre halkı, Kadim Üretim Havzası olan köylerindeki yaşamı tehdit eden JES projelerine karşı yaşam alanlarını savunma mücadelesi veriyor. Bölgedeki JES çalışmalarına usulsüz olarak devam ettiği öne sürülen ‘Karen Kahramanmaraş Elektrik Üretim A.Ş.’, yirmiden fazla asırlık zeytin ağacını kesti.

Kesilen zeytin ağaçları için suç duyurusu

‘Zeytinciliğin Islahı Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Yönetmelik’in de ihlal edildiği gerekçesiyle kesilen zeytin ağaçları için suç duyurusunda bulunan köylüler, yönetmeliğe göre tek bir zeytin ağacının bile kesilmesinin yasak olduğuna işaret ederek yaşam alanlarını ve zeytin ağaçlarını korumak için haklarını aramaktan vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.

Mahkeme durdurdu.. 200 yıllık ağaçlar kesildi

Orhanlı köyünün neredeyse tamamına JES projeleri için dört farklı ruhsat izni verildiği belirtiliyor. Bölgede sondaj çalışmaları başlamış olan JES projesine doksan dokuz köy sakini dava açtı. Açılan davanın ardından İzmir 3’üncü İdare Mahkemesi proje hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ancak yargı kararına rağmen çalışmalarına devam ederek bölgedeki en az iki yüz yıllık zeytin ağaçlarını kanuna aykırı olarak kesen jeotermal şirketi, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu da olmadan JES faaliyetlerini sürdürdüğü öne sürüldü.

Orhanlı köylüleri zeytin ağaçlarına sahip çıktı

Köylerinde her geçen gün bir yenisi eklenen JES projelerine karşı mücadele eden yöre halkı, geçimlerini zeytincilikle sağladıklarını ve yaşam kaynaklarını yok edecek olan bu projelerin durdurulması için haklarını savunmaya devam edeceklerini belirtiyor.

Bölge, ‘erkence’ türü zeytinin yurdu

İzmir Yarımadası’na özgü ‘erkence’ türü zeytin ağaçlarından oluşan zeytin ormanlarının yer aldığı Orhanlı köyü, zeytin ve zeytinyağı üretimiyle dikkat çekiyor. Köyde özellikle zeytinyağı üretimi başta olmak üzere, organik tarım ve hayvancılık gibi pek çok farklı üretim, doğa dostu yöntemlerle sürdürülüyor. Binlerce yıllık üretim yöntemlerinin uygulandığı Orhanlı, bu yönüyle keklikten sincaba, oklu kirpiden su samuruna birçok nadir canlının da yaşam alanı olan bir Kadim Üretim Havzası olma özelliği taşıyor.

‘Zeytin ağaçlarımızın yok edilmesine izin vermeyeceğiz’

Asırlık zeytin ağaçlarının kesilmesinin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu söyleyen Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Hasan Tahsin Akçil, şunları dile getirdi:
“Köyümüz binlerce yıldır zeytincilikle geçinen, zeytinyağı üreterek yaşayan bir köy. Bu topraklarda sayısız insan yaşam sürmüş, medeniyetler geçmiş. Zeytin ağaçları hepsinin yaşamına tanıklık etmiş. Çünkü onlar biz burada var olmadan önce de bu topraklarda yaşamlarını sürdürüyorlardı. Bizden sonra da burada yaşamaya devam edecekler. Atalarımızdan, ninelerimizden emanet aldığımız zeytin ağaçlarımızı koruyarak çocuklarımıza emanet etmek için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Zeytin ağaçlarımızın, yaşam alanımızın jeotermal santral tarafından yok edilmesine asla izin vermeyeceğiz.” (Kaynak: Yusuf Yavuz)