Sendika başkanlarının 'kaytarma' tartışması

Demokratik Sağlık Sen İzmir İl Başkanı Ahmet Doğruyol, İzmir'in bir ilçesinde yaşanan olayla ilgili sosyal medyadan yaptığı açıklamayla tartışmanın fitilini ateşledi. Kiraz Devlet Hastanesi'nde bir üyelerine karşı tavır alındığını öne süren Doğruyol'un bu paylaşımında hastane yönetimi eleştirildi. Bunun üzerine Sağlık Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ekrem Özdemir cevap verdi. Özdemir'e yeni bir cevap geldi. Atışma sürüyor.

Doğruyol'un ilk paylaşımı şöyle:

"SİZİN İŞİNİZ PERSONELLE UĞRAŞMAK DEĞİL,
PERSONELLERİNİZİ KORUMAK KOLAYLIK SAĞLAMAKTIR.
HELE Kİ ŞU ORTAMDA...
Sağlık Bakanlığımız yetkililerinin, İl Sağlık Müdürlüğü yetkililerimizin, pek çok hastane yetkilimizin, doktorundan hemşiresine memuruna kadar herkes gecesine gündüzüne katarak insanları hayatta tutmaya, salgını kontrol altına alma çabalarken küçücük avuç içi kadar bir İlçe hastanesinde bir Başhemşire bir sendika üyelerine ait whatsapp gurubu kuruyor. Hastane İdarecileri İki küçük çocuğu olan eşlerden birinin geçici görevini 70-80 km uzakta olan bir başka hastaneye çıkartmak için girişimde bulunuyor.
Şu pandemi döneminde sizin yaptığınıza ne denir? Bilemiyorum.
Millet can derdinde, siz bu ortamda bile egonuzu tatmin etme peşindesiniz.
Elbette konunun takipçisiyiz.
Birde idareci arkadaşların olduğu bölümün girişine yazdığınız yazıya bakın. Hastanede çalışan sağlık personelleri ikinci sınıf vatandaş mı?
Yazıklar Olsun.."

Sağlık Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ekrem Özdemir de bu yazıya tepki olarak, sosyal medyadan çok sert bir paylaşımda bulundu. O yazıda şunlar vardı:

"Dünya Sağlık Örgütü tarafından "küresel pandemi" olarak tanımlanan COVID-19 salgını nedeniyle; sağlık sisteminin topyekün bütün fertlerinin zorlu mücadelede verdiği bu süreçte; herkes virüsle mücadele ederken, rapor alıp işine gitmeyen, raporluyken sağda solda gezerken fotoğraf koyan, nöbet istekleri adil ve eşit bir şekilde yapılırken, bizim dediğimiz olacak deyip milleti tehdit eden, fazla mesailerde bizim dediğimiz olur diyen tiplere sahip çıkmak, sendikacılık falan değildir.
Malisef DSS Başkanı Ahmet Doğruyol, Kiraz'da üyelerini koruyabilmek için daha önce olduğu gibi yalana sarılıp kişileri ve kurumları karalamaktadır.

Her zaman söylediğimiz gibi burada amaç sendikacılık değil temsilcilerini, üyelerinin haksızlıklarını korumaya giden bir açıklamadır. Sendikacılık haksızlık yapan üyeleri savunmak değil, haklı olanı savunmaktır. Kendi çıkarları uğruna birilerini karalamak değildir. Sendikacılık tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanların hak ve menfaatlerini koruma yeridir.

Tabi işine gücüne gitmeyenlere sahip çıkmak, tam da sana düşer. Çünkü sende onlar gibi işe güce gitmeden sendikacılık yapmaya alıştın ama, elbet birileri çıkar bunu hesabını sorar Ahmet efendi..."

Demokratik Sağlık Sen İzmir İl Başkanı Ahmet Doğruyol'un cevabı gecikmedi. O da sertlik dozunu artırarak yine sosyal medyadan şu paylaşımı yaptı:

"Edep ya hu!....
Siz Nasıl Sendikacısınız?
Önce aynaya bakın sonra konuşun...
Bulaşıcı hastalıktan dolayı hangi sendikanın üyeleri köşe bucak kaçıyor onlara bakın. Kadrosu hastanelerde olup da torpille hangi sendikanın üyeleri İlçe sağlık müdürlüklerinde yatıyor onlara bakın. Hangi hastanelerde hangi sendikanın üyeleri virüsten uzak yerlerde çalışıyor onlara bakın.
Avuç içi kadar bir hastanede hastane müdürünün bir sendikanın üyelerine yönelik whatsapp gurubu kurması ne kadar etik? Bir hastanede 1.5 ve 3 yaşında çocukları olan, karı koca çalışan eşlerin KİK kararına göre mesaileri düzenlenmesi gerekirken eşlerin ikisine bir aynı anda mesai yazarak çocukları meydanda bırakan zihniyete mi kınamamız gerek? çocuklar ortada kalmasın diye raporlu olan personele mi? Ya da personeli zorla rapor aldırıp, covid-19'dan kaçıyor diye geçici görev çıkaran zihniyete mi? Hastanelere bir bakın bakalım sağlık çalışanları canla başla çalışırken hangi sendika üyeleri yatıyor? Sendika yöneticilerinizin yakınları nerede çalışıyor onlara bakın. Şahsımın yaptığı görev ortadadır. Benim mesaimi sorgulayacak olan siz değilsiniz. Memur mesaisinden amirine karşı sorumludur.
BENİM ARKADAŞLARIM, ÜYELERİM DEVLETİNE MİLLETİNE AŞIK İNSANLARDIR.
DURUŞU OLAN İNSANLARDIR. DOĞRUYA DOĞRU YANLIŞA YANLIŞ DİYEBİLEN İNSANLARDIR...
ER YADA GEÇ İLAHİ ADALET ELBET TECELLİ EDECEKTİR..."