Şaka bedenen ruhen sağlıklı olan bireylerin arasında yaşandığında sağlıklı olur. Gelişimini sağlıklı tamamlamamış birey hadsiz şakalar yapabilir ya da henüz kim olduğu, ne olduğu konusunda zihni netleşmemiş birey kendisine yapılan şakayı saldırı gibi algılayıp hırçınlaşabilir.
Bu nedenle esnek ve sağlam benliği olan bireyler arasında yaşanan şaka, karşılıklı haz ve ortak espride buluşturduğunda kazanca dönüşür. Hangi şakanın nerede, hangi dozda, nasıl yapılacağı önemlidir.
Herkese şaka yapılmaz. Her şaka da kaldırılmaz. Bu kişiler arası ilişkide oldukça dinamik, karşılıklı belirlenebilecek danslardır.
Kişilerin sosyo-kültürel özellikleri, şakaların içeriğini ve şeklini belirleyecektir. Bir toplumda şaka olarak kabul edilecek bir davranış, diğer bir toplum için yapılması yasaklanmış bir eylem olabilir. Her toplum şakalarını kendi kültürü içinde oluşturur.
Bugün “şaka” konusuna özellikle değiniyorum. Çünkü bizler de kendi küçük toplumlarımız, topluluklarımız içinde tatlı tatsız şakalara maruz kalabilmekteyiz. Bunlar bazen yıkıcı, bazen gerçekten ortamın gergin havasını dağıtan kahkahalar attıran ya da “kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” misali birilerine mesaj vermek amaçlı, öğretici de olabilir.
Örneğin, geçtiğimiz günlerde bir grup arkadaşımızla sohbet ederken çok sevdiğimiz bir arkadaşımızın gereksiz abartılı şakaları gündemimize oturdu. Ben de “şaka öyle değil böyle olur” diyerek dolaylı yollardan onun da okuyacağını bilerek, şaka olup olmadığı tartışma konusu olabilecek bazı özlü sözleri instagram aracılığı ile ardı ardına bilinçli olarak yayınladım. Normalde pek şaka yapan, hele hele hadsiz şakalardan hiç hoşlanmadığı bilinen bir tip olduğumdan kimse benden böyle bir davranış belli ki beklemiyordu.
Ve sonra olanlar oldu. Bizler gelen tepkilerle eğlenirken, telefon ve mesaj trafiği öyle bir çalıştı ki sosyal medyanın nasıl bir canavar, nasıl bir tehlike olduğunu, şakanın kaka olması için nasıl başka boyutlara çekilebileceğini, gerçeği bilen insanların dahi gelen tepkilerden etkilenebildiğini o zaman kavradım.
ALGIDA SEÇİCİLİK
Algıda seçicilik, kişilerde olan algı sürecinde etkili kabul edilen psikolojik bir kavramdır. Burada kişilerin daha önceden yaşamış olduğu deneyimler, önyargılar algılama düzeyinde etkili olmaktadır.
İnsanların kalabalık ve gürültülü bir ortamda, kendiyle ilgili herhangi bir şeyi hemen algılaması algıda seçicilik olarak adlandırılmaktadır. Organizma bütün dikkatini çevresindeki uyarıcılardan birilerine yoğunlaştırdığından, sadece bunun özelliklerini algılar.
Anlayacağınız benim uyguladığım yöntem tutmuş ve algıda seçicilik burada devreye girmiş. Ve algılamak istedikleri şekilde yapılan şakayı algılayanlar çevre kirliliğine sebebiyet vermişlerdir.
7/ 24 zorlu nöbetlerde muzip birilerinin mizah içerikli şakaları demli bir çay gibi ruha iyi gelirken, en zor hayatları da çekilebilir kılar.
Fakat yine de siz siz olun şaka yapacağım derken kimseyi kırmayın, karşınızda ki insanların algılamalarının farklı olabileceğini de unutmayın.
YORUMLAR