Hep dile getirdim: Ev almak hayal oldu…
Gerçekten kredilerin yetersizliği ve fiyatların ve yabancıya satışların artmasından dolayı Türk vatandaşlarının ev alması hayal oldu.
Tabiki bu artışların kira rakamlarına yansıması gecikmedi. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı yüzünden Türkiye ye gelen yabancı vatandaşları gözünü kestiren ev sahipleri talebin çokluğu ve arzın azlığı yüzünden kira fiyatlarına dokundukça dokundular. Bunun devamın da aç gözlülük olmayacak seviyelere ulaştı.
Uygulanan ekonomik politikalar yüzünden geçim zorluğu hem kiracıların, hem de ev sahiplerinin keyfini fazlasıyla kaçırdı. X
Ev fiyatları ile kira fiyatlarının dengesizleşmesi de, fiyatlar da yukarıya doğru hareketlendi. Tabii son 1 yılda değişen en önemli şeylerden biri de konut kira artış oranlarının 1 Temmuz 2023 tarihine kadar yüzde 25'e sabitlenmesi. Bu kararla ev sahibi, kiracı, emlakçı, bilirkişi dörtgeni çıkmaza girdi.
Sektörün içinden biri olarak son bir yılda yaşadığım şeyleri sizlere anlatsam inanmazsınız.
Ev almak şöyle dursun, ev alamayan kiracıların durumları içler acısı. Yüzde 25 sabit kira artış oranını uygulamayan ev sahiplerinin kiracılara yaşattığı psikolojik baskı, taciz, tehdit gibi olumsuz yaklaşımlar, kiracı vatandaşları canından bezdirdi.
Kiracılar çaresizlik içinde yeni kiralık arayışına geçtiler ama nafile mevcut kira rakamlarının 3-4 katı kira rakamları ile karşılaştılar. Gelirinin artış oranı ile örtüşmeyen kira rakamları maalesef kiracıların tüm düzenini ve psikolojisini bozdu.
Asgari ücretin, memur ve emekli maaşının sokakta yaşanan enflasyon oranında artmaması ve pahalılık yüzünden geçim sıkıntısı boy gösterdi.
Maaşların aynı oranda artmaması kira rakamlarının bırakın 1 katı, 3 katına çıkması kiracıların işini daha da zorlaştırdı. Ev sahipleri, çeşitli bahanelerle, belirledikleri rayice göre çok aşağıda kalan kira rakamlarını arttırmayan kiracılarını evden çıkarıp 3 katına kiraya verme çabası içine düştüler ve mahkemeler ev sahibi kiracı davaları ile doldu.
Ayrıca kiracıyı çıkaramayan ev sahipleri daireyi satılığa çıkarıp baskı yoluna da gidiyor.
Kiracıların maalesef birçoğu haklarını bilmiyor ve araştırmıyor.
Ben tüm kiracıları bu konuda uyarıyorum. Mutlaka ve mutlaka haklarını arasınlar. Empati yapmaktan da geri kalmasınlar. Bu daire benim olsaydı nasıl davranırdım?
Ev sahiplerinden de ricam onlar da empati yapsın. Desinler ki: Ben kiracı olsaydım ne yapardım?
Yine yeniden yüzde 25 kira artış oranının değişmemesi ve uzatılması yoluna gidiliyor. Yapmayın lütfen yapmayın.
(Ha bu arada bende kirada oturuyorum ve ara iyileştirme denen şeyi ben de yaptım ve pişman değilim. Bence de rayicin çok altında kalmıştı kira rakamım. Benim de dairem olsa iyileştirme isterdim. Sektörün içinde yaşananların da canlı şahidiyim)
Yıllardır süren ev sahibi kiracı dostluklarını bitirdiniz. Eskiden bilirim babam memurdu ve hep kiracıydık. Ev sahibimiz bize, biz ev sahibimize akşam oturmalarına giderdik, görüşürdük, bayramlaşırdık. Şimdi hepimiz birbirimize düşman gibiyiz. Selam bile vermiyoruz birbirimize, borçlu çıkarız diye.
Bu şuna benziyor:
Trafik ışıklarının olduğu bir kavşakta, trafik çok güzel akar ve sıkıntı olmaz herkes kurallara uyar.
Ne zaman bu kavşakta trafik karışır biliyor musunuz?
Işıklara doğru yaklaşırsınız bakarsınız orada trafik polisi var ve ışıkları dikkate almadan trafiği yönetmeye çalışıyor.
Şu anda ev sahibi kiracı ilişkisi bu durumda.
Bırakın lütfen müdahale etmeyin.
Biz yıllardır olduğu gibi anlaşırız ev sahibimizle ve kiracımızla.
Girmeyin aramıza..
YORUMLAR