Yeni nükleer santrallar geliyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, EPDK Hizmet Binası ve Yapımı Tamamlanan Enerji Santrallerinin Açılış Töreni'nde konuştu. Erdoğan, "Akkuyu Santrali'nin ardından süratle 2. hatta 3. nükleer güç santralimiz için hazırlıklara başlayacağız" dedi.
09 Kasım 2021 - 14:58
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tilki uzanamadığı üzüme koruk dermiş. Muhalefet koruk diyor. Siz ne derseniz diyin, gemi sayımızı da artıracağız. Akdeniz'de de, Karadeniz'de de ne var ne yok çıkaracağız. Karadeniz gazının ilk fazının 2023'te kullanıma hazır hale getirilmesi için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
Erdoğan ayrıca "Ağaç bahanesiyle vizyon projelerimize kastedenlere nasıl fırsat vermediysek çevre diyerek enerji hamlemizi dinamitlemeye çalışanlara meydanı boş bırakmayız" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
Bu anlamlı törende sizlerle beraber olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. EPDK enerji piyasalarının düzenlenmesindeki uygulamalarla uluslararası bir yapıya dönüşmüştür.
EPDK yeni hizmet binasının hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. EPDK'nın yeni binasının ev sahipliği yaptığı kurumu temsil eden bir mimariye sahip olduğunu görüyoruz.
İnsan odaklı yatay mimari ile yapılan binamızın çatısının tamamı güneş enerjisi ve su ısıtma panelleri ile kaplı. Modern çalışma alanlarının yanı sıra kreşten, mescite kapalı otoparka kadar her türlü ihtiyaç düşünüldü.
Özel sektörümüzün Adıyaman, Balıkesir, Bingöl'de inşa ettiği yenilenebilir enerji santrallerinin açılışını gerçekleştiriyoruz. Çatıda yapılan en büyük güneş enerjisi projesini Çöpgaz elektrik üretim tesisini, Avrupa'nın en büyük elektrik üretim santralini resmen hizmete alıyoruz. Adıyaman, Balıkesir, Bingöl'deki kardeşlerimize istihdam imkanı sunacak bu yatırımların ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Salgın şartlarına rağmen Türkiye'nin potansiyeline inanan yatırımcılarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Türkiye ekonomisi son 19 yılda olağanüstü bir iki dönem haricinde yüksek büyüme trendini sürekli devam ettirmiştir.
ÜLKEMİZE KAZANDIRMAKTA KARARLIYIZ
2017'de açıkladığımız milli enerji ve maden politikası bizlere rehberlik ediyor. Enerji ihtiyacımızı yerli ve milli imkanlarla uygun fiyatlarla karşılamaktır hedefimiz.
4 üniteden oluşan 4800 megavat kapasiteli santralimizde çalışmalar devam ediyor. İlk ünitesini 2023'te devreye almayı planlıyoruz. Türkiye'yi nükleer enerji kullanabilen sınırlı sayıdaki ülkeler arasına dahil edeceğiz. Sokakları yakıp yıkanlar attığımız her adım gibi bunu da eleştirseler de biz nükleer enerjiyi ülkemize kazandırmakta kararlıyız.
Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığına, Türk milletinin refahına dair yüreğinde zerre kadar hassasiyeti olanın nükleer enerjiye karşı çıkması mümkün değildir.
NEREDE NE VARSA BULUP ÇIKARACAĞIZ
Dünyanın 32 ülkesinde 443 nükleer güç santrali halen faaliyetteyken 'Türkiye nükleer enerjiye sahip olmasın' demek ihanet değilse gaflettir. Karadeniz'de de Akdeniz'de de nerede ne varsa bulup çıkaracağız.
2020'de Avrupa'da birinci dünyada dördüncü sıradayız jeotermal enerjide. Avrupa'da kurulu güçte 5. sırada yer alıyoruz. Elektrik enerjisinin yüzde 7,4'ü yerliydi. Yerli enerji kaynaklarını her geçen gün arttırıyoruz.
TÜRKİYE FARKLI BİR LİGE YÜKSELMİŞTİR
Rüzgar tribünleri Türkiye'nin dört bir yanını kuşatıyor. Binaların çatılarında yerli üretim güneş panelleriyle kendi üretimini üretildiği dönemi yaşıyoruz. Rüzgardan elektrik üretiminde rekor kırıyoruz. Marjinal örgütleri burada da görüyoruz. En temiz enerji kaynaklarına karşı çıkmanın çevreyle ilgisi yoktur. Çevre diyerek enerji hamlemizi dinamitlemeye çalışanlara meydanı boş bırakmayacağız. Piyonluk yapanlara rağmen kaynaklarımızı kullanmaya devam edeceğiz. Son yıllarda arama ve sondaj çalışmalarında değişikliğe gittik. Petrol ve doğal gaz aramaları kiralama ile yapılıyordu. Ülkemiz dışa bağımlıydı. Bu çalışmalardan olumlu sonuç yakın tarihe kadar çıkmadı. Biz sürdürmeye karar verdik. O dönemki Bakanımız Berat Albayrak ile Bakanımız Dönmez hayata geçirdi. 2 sismik araştırma gemisi ile 3 sondaj gemisini ülkemizin filosuna dahil ettiler. Karadeniz'de tarihimizin en büyük keşfine imza attık. Türkiye farklı bir lige yükselmiştir.
Muhalefet anasıyla yavrusuyla isteseniz de istemesiniz de sondaj, sismik araştırma gemilerini arttıracağız ne var ne yok bulup çıkaracağız. Enerji konusunda attığımız adımlar bazı çevreleri rahatsız etmektedir. Kanal kanal gezerek ne dediler 'keşfettiler ama çıkaramazlar' diyen gafillerden gazın ekonomik fayda sağlamayacağını ifade eden sözde ekonomistlere şahit olduk.
ÇARPAN ETKİSİ ARTACAK
Gazı çıkardığımız anda biz bu gazı tabi ki halkımızla paylaşacağız. Biz devlet olarak görevimizi yapacağız. Karadeniz gazının ilk fazının 2023'te kullanılabilir hale gelmesi için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Karadeniz'deki gazın devreye girmesi Türkiye'yi rahatlatacak, ekonomimizdeki çarpan etkisi artacaktır.
Bizim yaptığımız şehir hastanelerinden rahatsız oluyorlar. Olmasaydı biz koronavirüsle nasıl baş edecektik. Şimdide yeni bir şey söylüyorlar hastane varda doktor yok. Dün 40 bin personel daha ilave etme kararını aldık açıkladık. Alınan kararları millete verdiğimiz destekleri paylaştık. Yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. Sizlerden Türkiye'ye güvenmenizi istiyorum.
Erdoğan ayrıca "Ağaç bahanesiyle vizyon projelerimize kastedenlere nasıl fırsat vermediysek çevre diyerek enerji hamlemizi dinamitlemeye çalışanlara meydanı boş bırakmayız" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
Bu anlamlı törende sizlerle beraber olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. EPDK enerji piyasalarının düzenlenmesindeki uygulamalarla uluslararası bir yapıya dönüşmüştür.
EPDK yeni hizmet binasının hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. EPDK'nın yeni binasının ev sahipliği yaptığı kurumu temsil eden bir mimariye sahip olduğunu görüyoruz.
İnsan odaklı yatay mimari ile yapılan binamızın çatısının tamamı güneş enerjisi ve su ısıtma panelleri ile kaplı. Modern çalışma alanlarının yanı sıra kreşten, mescite kapalı otoparka kadar her türlü ihtiyaç düşünüldü.
Özel sektörümüzün Adıyaman, Balıkesir, Bingöl'de inşa ettiği yenilenebilir enerji santrallerinin açılışını gerçekleştiriyoruz. Çatıda yapılan en büyük güneş enerjisi projesini Çöpgaz elektrik üretim tesisini, Avrupa'nın en büyük elektrik üretim santralini resmen hizmete alıyoruz. Adıyaman, Balıkesir, Bingöl'deki kardeşlerimize istihdam imkanı sunacak bu yatırımların ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Salgın şartlarına rağmen Türkiye'nin potansiyeline inanan yatırımcılarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Türkiye ekonomisi son 19 yılda olağanüstü bir iki dönem haricinde yüksek büyüme trendini sürekli devam ettirmiştir.
ÜLKEMİZE KAZANDIRMAKTA KARARLIYIZ
2017'de açıkladığımız milli enerji ve maden politikası bizlere rehberlik ediyor. Enerji ihtiyacımızı yerli ve milli imkanlarla uygun fiyatlarla karşılamaktır hedefimiz.
4 üniteden oluşan 4800 megavat kapasiteli santralimizde çalışmalar devam ediyor. İlk ünitesini 2023'te devreye almayı planlıyoruz. Türkiye'yi nükleer enerji kullanabilen sınırlı sayıdaki ülkeler arasına dahil edeceğiz. Sokakları yakıp yıkanlar attığımız her adım gibi bunu da eleştirseler de biz nükleer enerjiyi ülkemize kazandırmakta kararlıyız.
Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığına, Türk milletinin refahına dair yüreğinde zerre kadar hassasiyeti olanın nükleer enerjiye karşı çıkması mümkün değildir.
NEREDE NE VARSA BULUP ÇIKARACAĞIZ
Dünyanın 32 ülkesinde 443 nükleer güç santrali halen faaliyetteyken 'Türkiye nükleer enerjiye sahip olmasın' demek ihanet değilse gaflettir. Karadeniz'de de Akdeniz'de de nerede ne varsa bulup çıkaracağız.
2020'de Avrupa'da birinci dünyada dördüncü sıradayız jeotermal enerjide. Avrupa'da kurulu güçte 5. sırada yer alıyoruz. Elektrik enerjisinin yüzde 7,4'ü yerliydi. Yerli enerji kaynaklarını her geçen gün arttırıyoruz.
TÜRKİYE FARKLI BİR LİGE YÜKSELMİŞTİR
Rüzgar tribünleri Türkiye'nin dört bir yanını kuşatıyor. Binaların çatılarında yerli üretim güneş panelleriyle kendi üretimini üretildiği dönemi yaşıyoruz. Rüzgardan elektrik üretiminde rekor kırıyoruz. Marjinal örgütleri burada da görüyoruz. En temiz enerji kaynaklarına karşı çıkmanın çevreyle ilgisi yoktur. Çevre diyerek enerji hamlemizi dinamitlemeye çalışanlara meydanı boş bırakmayacağız. Piyonluk yapanlara rağmen kaynaklarımızı kullanmaya devam edeceğiz. Son yıllarda arama ve sondaj çalışmalarında değişikliğe gittik. Petrol ve doğal gaz aramaları kiralama ile yapılıyordu. Ülkemiz dışa bağımlıydı. Bu çalışmalardan olumlu sonuç yakın tarihe kadar çıkmadı. Biz sürdürmeye karar verdik. O dönemki Bakanımız Berat Albayrak ile Bakanımız Dönmez hayata geçirdi. 2 sismik araştırma gemisi ile 3 sondaj gemisini ülkemizin filosuna dahil ettiler. Karadeniz'de tarihimizin en büyük keşfine imza attık. Türkiye farklı bir lige yükselmiştir.
Muhalefet anasıyla yavrusuyla isteseniz de istemesiniz de sondaj, sismik araştırma gemilerini arttıracağız ne var ne yok bulup çıkaracağız. Enerji konusunda attığımız adımlar bazı çevreleri rahatsız etmektedir. Kanal kanal gezerek ne dediler 'keşfettiler ama çıkaramazlar' diyen gafillerden gazın ekonomik fayda sağlamayacağını ifade eden sözde ekonomistlere şahit olduk.
ÇARPAN ETKİSİ ARTACAK
Gazı çıkardığımız anda biz bu gazı tabi ki halkımızla paylaşacağız. Biz devlet olarak görevimizi yapacağız. Karadeniz gazının ilk fazının 2023'te kullanılabilir hale gelmesi için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Karadeniz'deki gazın devreye girmesi Türkiye'yi rahatlatacak, ekonomimizdeki çarpan etkisi artacaktır.
Bizim yaptığımız şehir hastanelerinden rahatsız oluyorlar. Olmasaydı biz koronavirüsle nasıl baş edecektik. Şimdide yeni bir şey söylüyorlar hastane varda doktor yok. Dün 40 bin personel daha ilave etme kararını aldık açıkladık. Alınan kararları millete verdiğimiz destekleri paylaştık. Yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. Sizlerden Türkiye'ye güvenmenizi istiyorum.
YORUMLAR