Yok olan atalık tohumlar Can Yücel Tohum Merkezi'nde korunacak
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, yok olan yerel tohumların bir merkezde toplanıp korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için ilkini 10 yıl önce Seferihisar'da kurduğu Can Yücel Tohum Merkezi'nin ikincisini İzmir'de açtı. Törende konuşan Başkan Soyer, Anadolu'nun tohumlarını ölümsüzleştirmek ve tarladan sofraya uzanan süreçte iyi, temiz, adil gıdanın en güzel örneklerini üretmek istediklerini söyledi.
02 Mart 2021 - 18:54 - Güncelleme: 02 Mart 2021 - 18:55
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ünlü şair Can Yücel'in yok olan yerel tohumların bir merkezde toplanıp korunması gerektiğine yönelik vasiyetine sahip çıktı. Yüzlerce çeşit atalık tohumu güvence altına alacak ve yok olmaya yüz tutan tohum-gen çeşitliliğini gelecek kuşaklara aktaracak merkezin ilkini 2011'de Seferihisar'da kuran Başkan Tunç Soyer, ölümsüz ustanın adını taşıyan Tohum Merkezi'nin ikincisini ise İzmir Aşık Veysel Rekreasyon alanında törenle hizmete açtı.
Törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, İzmir Köp-Koop Başkanı Neptün Soyer, Can Yücel'in kızı Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Bilimleri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Güzel Yücel Gier, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, ilçe belediye başkanları, muhtarlar, kooperatif başkanları ve vatandaşlar katıldı.
Can Yücel'in vasiyeti hayat bulmaya devam ediyor
Atalık tohumların hikayesini anlatan video gösteriminin ardından konuşma yapan usta şair Can Yücel'in kızı Güzel Yücel Gier, babasının hayattayken tohum bankası fikrinin bulunduğunu belirterek, bu hayalin gerçekleşmesinden mutluluk duyduğunu ifade etti. Gier, "Babam 'saf şair olmaz, politikaya, toprağa dokunmalı' derdi. Babam öldükten sonra Can Yücel şenlikleri yapıldı, Tunç Soyer oraya geldi. Annem de 'Can'ın vasiyeti bu' dedi. İlk Seferihisar'da tohum şenlikleri kuruldu, teşekkür ederim. Sadece kurulması değil, yaptığı işler ve çalışmalarla karakılçık denilen uygulamayla nasıl hayata geçtiğini gördük. Bir şairin, aydının nasıl toprakla buluşabileceğini burada elle tutulur bir şekilde görmeye devam ederiz" dedi.
"Kurulan her merkez umudumuzu büyütüyor"
Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, tohumları korumanın yalnızca gıdayı değil, ülkenin bağımsızlığını da korumak anlamına geldiğini söyledi. Tohum Merkezi'nin ilkini 2011 yılında Seferihisar'da açtıklarını, o günden bugüne, Yerel Tohum Merkezi kurmak isteyen herkese, nerede olursa olsun yardımcı olduklarını belirten Başkan Tunç Soyer, " Muğla Menteşe'de, Tunceli Ovacık'ta ve yurdumuzun pek çok köşesinde tohum takas etkinlikleri düzenledik. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bulunan Mehmetçik Belediyesi ile ortak protokol ile Ekim 2015'te, Zekâ Bey Tohum Merkezi'nin kurulmasını sağladık. Kurulan her bir tohum merkeziyle, topraklarımızın kadim kültürünü korumak için umudumuz daha da büyüyor" dedi.
"İçme suyu kaynaklarımızı koruyacağız"
Yoksulluk ve kuraklıkla mücadelenin bir anahtarı olarak tasarladıkları İzmir tarımında, yerel tohumların belirleyici bir rolünün bulunduğunu da kaydeden Başkan Soyer, "İzmir tarımını ülkedeki tarım uygulamalarından ayıran en temel farklardan biri, kuraklıkla mücadele. Kuraklıkla mücadele uygulamalarımızın omurgasında ise, iklim değişikliğine dirençli yerel tohumlarımız yer alıyor. Çünkü karakılçık ve saz çavdarı gibi tahıllarımız, gambilya ve mürdümük gibi atalık yem bitkilerimiz, kendi doğal koşullarında, çok fazla girdi ve sulamaya ihtiyaç olmadan yetişebiliyor. Böylece tarımsal sulamada yüzde 77 oranında kullanılan suyun yüzde 50'sini tasarruf etmemizi ve içme suyu kaynaklarımızı korumamızı mümkün hale geliyor" dedi.
"Alacağımız yem 15 milyon lira"
Bu yıl itibariyle altı aşamalı İzmir Tarımı vizyonu programını il genelinde uygulamaya başladıklarını hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, bu kapsamda yerel tohumların çeşitliliğini ve ekilen alanları artırdıklarını ifade etti. Baysan şirketinin bu yıl, 10 bin dönüm arazide, susuz yem bitkisi ve hububat ekiminde sözleşmeli alım gerçekleştirdiklerini anımsatan Tunç Soyer, alacakları yem miktarının değerinin yaklaşık 15 milyon lira olacağını söyledi. Soyer, şunları söyledi: "Yerel tohumlarımızla elde edeceğimiz ürünlerin, katma değerli ürün haline getirilmesi, lojistik, işleme, markalaşma, satış ve ihracatı gibi çalışmaları da sürdürüyoruz."
Başkan Soyer hayalini paylaştı
"Benim en büyük dileğim bu merkezlerin tüm Türkiye'de hızla yayılması ve her şehrin, ilçenin, mahalle ve köyün yerel tohumlarına sahip çıkmasıdır" diyerek hayalini de katılımcılarla paylayan Tunç Soyer, "Bu nedenle, Türkiye'nin yerel tohumlarını korumak için çalışan tüm oluşumları, burada görmeyi diliyorum. Pandemi süreci biter bitmez buluşmak üzere Türkiye'nin tüm tohum gönüllülerini İzmir'e davet ediyorum. Bu nedenle yine, yeniden söylüyorum; 'tohum köktür', 'tohum gelenektir', 'tohum gelecektir'."
Konuşmaların ardından Başkan Soyer, Aşık Veysel Rekreasyon alanında hizmete giren Can Yücel Tohum Merkezi'ni dolaştı.
Merkezde neler yapılacak?
Can Yücel Tohum Merkezi'nde okul öncesi, ilk, orta ve lise öğrencilerine uygulamalı dersler verilecek. Ayrıca Anadolu tohumlarının korunacağı bu çatı altında, doğanın ve doğayla birlikte üretmenin yaşam için ne kadar önemli olduğu, öğrencilere anlatılacak. Tohum merkezinde, yüzlerce çeşit atalık tohumun korunmasını güvence altına alınacak ve yok olmaya yüz tutmuş tohum-gen çeşitliliği gelecek kuşaklara aktarılacak. Ayrıca 'Tarladan Sofraya" uzanan süreçte iyi, temiz ve adil gıdanın en güzel örneklerini üreterek tohum ve gastronomi arasındaki bağları ortaya konulacak.
Törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, İzmir Köp-Koop Başkanı Neptün Soyer, Can Yücel'in kızı Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Bilimleri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Güzel Yücel Gier, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, ilçe belediye başkanları, muhtarlar, kooperatif başkanları ve vatandaşlar katıldı.
Can Yücel'in vasiyeti hayat bulmaya devam ediyor
Atalık tohumların hikayesini anlatan video gösteriminin ardından konuşma yapan usta şair Can Yücel'in kızı Güzel Yücel Gier, babasının hayattayken tohum bankası fikrinin bulunduğunu belirterek, bu hayalin gerçekleşmesinden mutluluk duyduğunu ifade etti. Gier, "Babam 'saf şair olmaz, politikaya, toprağa dokunmalı' derdi. Babam öldükten sonra Can Yücel şenlikleri yapıldı, Tunç Soyer oraya geldi. Annem de 'Can'ın vasiyeti bu' dedi. İlk Seferihisar'da tohum şenlikleri kuruldu, teşekkür ederim. Sadece kurulması değil, yaptığı işler ve çalışmalarla karakılçık denilen uygulamayla nasıl hayata geçtiğini gördük. Bir şairin, aydının nasıl toprakla buluşabileceğini burada elle tutulur bir şekilde görmeye devam ederiz" dedi.
"Kurulan her merkez umudumuzu büyütüyor"
Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, tohumları korumanın yalnızca gıdayı değil, ülkenin bağımsızlığını da korumak anlamına geldiğini söyledi. Tohum Merkezi'nin ilkini 2011 yılında Seferihisar'da açtıklarını, o günden bugüne, Yerel Tohum Merkezi kurmak isteyen herkese, nerede olursa olsun yardımcı olduklarını belirten Başkan Tunç Soyer, " Muğla Menteşe'de, Tunceli Ovacık'ta ve yurdumuzun pek çok köşesinde tohum takas etkinlikleri düzenledik. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bulunan Mehmetçik Belediyesi ile ortak protokol ile Ekim 2015'te, Zekâ Bey Tohum Merkezi'nin kurulmasını sağladık. Kurulan her bir tohum merkeziyle, topraklarımızın kadim kültürünü korumak için umudumuz daha da büyüyor" dedi.
"İçme suyu kaynaklarımızı koruyacağız"
Yoksulluk ve kuraklıkla mücadelenin bir anahtarı olarak tasarladıkları İzmir tarımında, yerel tohumların belirleyici bir rolünün bulunduğunu da kaydeden Başkan Soyer, "İzmir tarımını ülkedeki tarım uygulamalarından ayıran en temel farklardan biri, kuraklıkla mücadele. Kuraklıkla mücadele uygulamalarımızın omurgasında ise, iklim değişikliğine dirençli yerel tohumlarımız yer alıyor. Çünkü karakılçık ve saz çavdarı gibi tahıllarımız, gambilya ve mürdümük gibi atalık yem bitkilerimiz, kendi doğal koşullarında, çok fazla girdi ve sulamaya ihtiyaç olmadan yetişebiliyor. Böylece tarımsal sulamada yüzde 77 oranında kullanılan suyun yüzde 50'sini tasarruf etmemizi ve içme suyu kaynaklarımızı korumamızı mümkün hale geliyor" dedi.
"Alacağımız yem 15 milyon lira"
Bu yıl itibariyle altı aşamalı İzmir Tarımı vizyonu programını il genelinde uygulamaya başladıklarını hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, bu kapsamda yerel tohumların çeşitliliğini ve ekilen alanları artırdıklarını ifade etti. Baysan şirketinin bu yıl, 10 bin dönüm arazide, susuz yem bitkisi ve hububat ekiminde sözleşmeli alım gerçekleştirdiklerini anımsatan Tunç Soyer, alacakları yem miktarının değerinin yaklaşık 15 milyon lira olacağını söyledi. Soyer, şunları söyledi: "Yerel tohumlarımızla elde edeceğimiz ürünlerin, katma değerli ürün haline getirilmesi, lojistik, işleme, markalaşma, satış ve ihracatı gibi çalışmaları da sürdürüyoruz."
Başkan Soyer hayalini paylaştı
"Benim en büyük dileğim bu merkezlerin tüm Türkiye'de hızla yayılması ve her şehrin, ilçenin, mahalle ve köyün yerel tohumlarına sahip çıkmasıdır" diyerek hayalini de katılımcılarla paylayan Tunç Soyer, "Bu nedenle, Türkiye'nin yerel tohumlarını korumak için çalışan tüm oluşumları, burada görmeyi diliyorum. Pandemi süreci biter bitmez buluşmak üzere Türkiye'nin tüm tohum gönüllülerini İzmir'e davet ediyorum. Bu nedenle yine, yeniden söylüyorum; 'tohum köktür', 'tohum gelenektir', 'tohum gelecektir'."
Konuşmaların ardından Başkan Soyer, Aşık Veysel Rekreasyon alanında hizmete giren Can Yücel Tohum Merkezi'ni dolaştı.
Merkezde neler yapılacak?
Can Yücel Tohum Merkezi'nde okul öncesi, ilk, orta ve lise öğrencilerine uygulamalı dersler verilecek. Ayrıca Anadolu tohumlarının korunacağı bu çatı altında, doğanın ve doğayla birlikte üretmenin yaşam için ne kadar önemli olduğu, öğrencilere anlatılacak. Tohum merkezinde, yüzlerce çeşit atalık tohumun korunmasını güvence altına alınacak ve yok olmaya yüz tutmuş tohum-gen çeşitliliği gelecek kuşaklara aktarılacak. Ayrıca 'Tarladan Sofraya" uzanan süreçte iyi, temiz ve adil gıdanın en güzel örneklerini üreterek tohum ve gastronomi arasındaki bağları ortaya konulacak.
YORUMLAR